Logo

2. Hukuk Dairesi2023/817 E. 2023/2143 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yabancı mahkemece verilen boşanma kararının Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının 5718 sayılı Kanun'un tanıma ve tenfize ilişkin şartlarını taşıdığı, usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2155 E., 2022/2503 K.

DAVA TARİHİ : 22.01.2020

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/773 E., 2021/335 K.

Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların İsveç Devleti Boras İlk Derece Mahkemesinin 19.09.2019 tarih ve T 462-19 Esas sayılı kararı ile boşandıklarını, kararın 10.10.2019 tarihinde kesinleştiğini, ilgili kararın Türkiye Cumhuriyeti makamlarınca da geçerli kabul edilmesi için tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, iş bu dava ile ilgili yargılama yapmakla yetkili ve görevli mahkemenin Adana Aile Mahkemesi olduğunu, yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, her ne kadar yabancı mahkeme kararı ile tarafların boşanmalarına karar verilmişse de boşanma kararının, erkeğin iradesini yansıtmadığını, kadının zina eyleminde bulunduğunu ve zina hukuki sebebine dayanarak boşanma kararı verilmesi gerektiğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.Dava, İstanbul Nöbetçi Aile Mahkemesine hitaben açılmış ve İstanbul 14. Aile Mahkemesine tevzi edilmiş, İstanbul 14. Aile Mahkemesinin 2020/56 Esas, 2020/520 Karar sayılı kararıyla davanın yetkisiz mahkemede açılmış olması nedeniyle dava şartı bulunmadığınından davanın usulden reddine karar verilmiş ve dosya yetkili Adana Aile Mahkemesine gönderilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki İsveç Devleti Boros İlk Derece Mahkemesinin 19.09.2019 tarih ve T 462-19 Esas sayılı kararının 10.10.2019 tarihinde kesinleştiği, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 58 ... maddesindeki yasal unsurlarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ilişkin İsveç Devleti Boras İlk Derece Mahkemesinin 19.09.2019 tarih ve T 462-19 Esas nolu, 10.10.2019 kesinleşme tarihli boşanma kararının 5718 sayılı Kanunun 58 ... maddesi gereğince tanınmasına ve tenfizine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar İlk Derece Mahkemesince yabancı mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmişse de yabancı mahkeme kararının davalı erkeğin gerçek iradesini yansıtmadığı, davacı kadının zina eyleminde bulunduğu ve zina hukuki sebebine dayanarak boşanma kararı verilmesi gerektiği belirtilerek hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvurusunun reddi kararının hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının tamamı yönünden bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; boşanmaya ilişkin yabancı mahkemece verilen kararının tanıma ve tenfiz şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

5718 sayılı Kanun'un 50 nci, 52 nci, 54 üncü ve 58 ... maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi, 371 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.