"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/197 E., 2023/376 K.
KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 11. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/333 E., 2020/586 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine, davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, evin ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını, kadına hakaret ve küfür ettiğini, en son yaşanan olayda erkeğin kadını evden kovduğunu iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ve kadın yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının yükümlülüklerini yerine getirmediğini, son olayın yaşandığı gün kadının gece 24:00'te eve geldiğini, erkeğin nerede olduğunu sorduğunda da kadının "sen kimsin, bana karışamazsın" şeklinde ifade kullandığını ve kadının o gün evden ayrıldığını, kadının önceliğini ailesine değil arkadaşlarına verdiğini belirterek davanın reddine, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, çocuk yararına aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının eve geç geldiği, erkeğin kadına neden geç geldiğini sorması üzerine çıkan tartışma sonrası, kadının evden ayrıldığı, erkeğin kadına yönelik haksız hareketine ilişkin delil bulunmadığının anlaşılmasına göre kadının iddialarının ispatlanamadığından davasının reddine, kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların ayrılmalarına sebep olan olayda erkeğin kadını eve gece 24:00 sıralarında gelmesi nedeniyle kovduğu, davacı kadının evli kızının evine yürüyerek gittiği, bu haliyle kadını evden kovan erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin istinaf talebinin esastan reddine, kadının, kusur tespiti ve reddedilen davasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile, hükmün bu yönlerden kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 25.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat talepleri ile tedbir nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü kararının yerinde olup olmadığı, maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 nci, 4 üncü, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 inci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün taraflarca istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince tarafların ayrılmalarına sebep olan son olayda erkeğin kadını, gece 24:00 sıralarında eve gelmesi nedeniyle evden kovduğu, davacı kadının evli kızının evine yürüyerek gittiği, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğu belirtilerek kadının istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 25.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden ayrılığa neden olan son olayda kadının eve geç saatlerde geldiği, erkeğin kadına bunun nedenini sorması karşısında kadının davalı erkeğe yönelik olarak "sen kim oluyorsun da bunu soruyorsun, sen bana karışamazsın" şeklinde söz sarf ettiği, bu sözlerin de davacı kadın eş yönünden evlilik birliğini temelinden sarsacak nitelikte kusurlu davranış olduğu, bu itibarla davalı eşe yüklenen ve sabit görülen "evden kovma" kusuru yanında davacı kadın eşin de açıklanan iş bu kusurunun sabit olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu davalı erkeğin tam kusurlu olduğunun kabulü doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3. Yukarıda (2.) paragrafta açıklandığı üzere evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, taraflar eşit kusurludur. Boşanma sebebiyle maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması gerekmektedir. Eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemez. Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurlu olduğu halde Bölge Adliye Mahkemesince davalı erkeğin tam kusurlu kabul edilmesi ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi ve kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden erkek yararına BOZULMASINA,
2.Davalı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.