Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8214 E. 2023/6437 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Velayeti annede olan ortak çocuğun, annenin kızlık soyadını kullanmasına izin verilip verilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı gözetilerek, annenin kızlık soyadının çocuğa verilmesi için haklı ve meşru bir nedenin ispatlanamaması ve çocuğun üstün yararına olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1543 E., 2023/1896 K.

...

...

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 12. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/580 E., 2023/101 K.

Taraflar arasındaki çocuğun anne soyadını kullanmasına izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların boşandığını ve ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, boşanma sonrasında davalı babanın bir ya da iki kere çocuğu görmeye geldiğini, anne ve çocuğun soyadının farklı olması nedeniyle çocuğun kreşte ve sosyal çevrede problem yaşamaya başladığını, babanın gelip çocuk ile ilgilenmediğini belirterek davanın kabulü ile ortak çocuk ...'ün soyadının annenin kızlık soyadı olan ... ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın annenin hırsı ve kötüniyeti ile açıldığını, babanın ayrı şehirde olmasına rağmen çocuğu görmek için maksimum çaba gösterdiğini, maddî ve manevî olarak ilgilendiğini, davacı annenin de babanın çocuğu görmesinde sorun çıkarmadığını ancak babanın hayatına başka birinin girmesi ile davranışlarının değiştiğini, çocuğu göstermemek için çaba gösterdiğini, huzursuzluk yaratmak için de eldeki davanın açıldığını, çocuğun henüz üç buçuk yaşında olduğunu ve soyadı ile ilgili sorun yaşadığı iddiasının izaha muhtaç olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı Nüfus Müdürlüğü cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ortak çocuk ile davacı annesinin soy isminin farklı olması nedeniyle çocuğun sosyal yaşantısında sorun yaşadığı, Anayasa Mahkemesi'nin 25.06.2015 tarih, 2013/3434 başvuru numaralı emsal kararında velinin çocuğu ile aynı soyadı kullanmasına ilişkin talebin reddine dair kararın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin "Özel ve Aile Hayatına Saygı" başlıklı 8 inci maddesi ile Türkiye Cumhuriyeti Anayasası' nın 20 nci maddesini ihlal ettiğine dair kararı da göz önüne alınarak boşanma sonrası velâyeti anneye bırakılan çocuğun soyadının değiştirilmesi talebi önünde yasal bir engel kalmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, velâyeti annede olan ortak çocuk ...'ün soyadının ... olarak değiştirilmesine karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; mazeret dilekçesi sundukları duruşmada yokluklarında karar verilmesinin usule aykırı olduğunu, kararın sadece Anayasa Mahkemesinin kararı dikkate alınarak verildiğini, delillerin toplanmadığını, hızlıca karar verildiğini, davanın annenin hırsı ve kötü niyeti ile açıldığını, babanın çocuğu görebilmek için çaba gösterdiğini, davacının da önceleri çocukla görüşmelere izin verdiğini ancak davalı babanın hayatına başka biri girince davacının davranışının değiştiğini ve çocuğu babaya göstermeme çabasına girdiğini belirterek davanın kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılması gerektiği, çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadının çocuğa verilebileceği, somut olayda çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesinde haklı ve meşru nedenlerin ispatlanamadığı ve çocuğun üstün yararının bulunduğunun kanıtlanamadığı, bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile davalının istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, yerine yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; çocuğun bir ... anne yanında olacağını, ileride resmi kurumlarda işlemler yapılacağında kendisiyle hiç ilgilenmeyen babasının soyadı yerine annesinin soyadı ile işlem yapmasının çocuğun yararına olacağını, babanın çocukla ilişkisinin yok denecek kadar az olduğunu, bu durumun tanık beyanları ile ispatlandığını, çocuğun soyadının neden farklı olduğunu sorguladığını belirterek davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; annenin velâyeti altında bulunan ortak çocuğun, annenin kızlık soyadını kullanmasına izin verilmesi için gerekli şartların mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 10 uncu, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 Esas, 2011/165 Karar sayılı iptal kararı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 339 uncu vd. maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...