"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/70 E., 2023/993 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/430 E., 2020/254 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek dava dilekçesinde özetle; kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarını kabul etmediğini, erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek erkeğin davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; olayların seyrine göre, erkeğin ev terk ettiği, tanık beyanına göre kadının hastalığı nedeniyle iş yapamadığının anlaşıldığı bu nedenle kadının kusurlu olduğu kabul edilmediği, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilerek erkeğin boşanma davasının reddedildiği, kadının boşanma davasının kabul edildiği, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen kadın eş yararına maddî tazminata hükmedilmesi gerektiği, erkeğin boşanmaya neden olan kusuru kişilik haklarına saldırı niteliği taşımadığından kadının manevî tazminat talebi reddedildiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, gerekçesi ile; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve 600,00 TL yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 20.000,00 TL maddî tazminata, kadının manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin tam kusurlu kabul edilmesi, kadına kusur yüklenilmemesi, asıl davanın reddi, kadın yararına hükmolunan tedbir-yoksulluk nafakası yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuş, karşı davanın reddine, asıl davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; çocuk Yiğit Ali'nin hazır edilmesine rağmen İlk Derece Mahkemesi tarafından dinlenilmemesi, erkeğe iddialarında belirtilen diğer kusurların yüklenilmemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir-yoksulluk nafakası ile maddî tazminat miktarları, manevî tazminat talebinin reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuş, talepleri doğrultusunda karar verilmesi istenilmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, maddî tazminat ve nafaka miktarının düşük olduğu, manevî tazminat talebinin reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte geçimsizliğe sebep olan kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen nafaka ve maddî tazminat miktarlarının isabetli olup olmadığı, kadının reddedilen manevî tazminat talebinin hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı,noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 166 ıncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ıncı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.