"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1924 E., 2023/1048 K.
KARAR : Esasten ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/205 E., 2021/1029 K.
Taraflar arasındaki karaşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2008 yılında evlendiklerini, bir ortak çocukları olduğunu, davalının müvekkiline fiziksel şiddet, hakaret, psikolojik şiddet uyguladığını beyan ederek tarafların boşanmalarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesini, müvekkili için aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk, ortak çocuk için aylık 2.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakası, 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesine özetle; iddiaları kabul etmediğini, davacının sinirli ve baskıcı olduğunu, kendisine eğer bana bir tane vurursan hemen darp raporu alıp seni mahkemeye vereceğim, seni görevden attıracağım, seni hapse attıracağım şeklinde tehditler savurduğunu, eşinin görev yaptığı yere gitmediğini, ağzına gelen şeyleri söylediğini, hakaret ettiğini, davacının bekar gibi yaşamak istediğini, sürekli tahrik ettiğini, boşa diye baskı yaptığını davacı taraf Birleşen Kahramanmaraş 3. Aile Mahkemesinin 2020/60 Esas sayılı dosyasında dava dilekçesinde özetle: asıl davanın reddini, karşı davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarını, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesini, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; uyuşmazlık konusunun asıl dava yönünden "166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, velâyet, tedbir ve iştirak, tedbir ve yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat'' birleşen dava yönünden "166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, velâyet, maddî ve manevî tazminat'' istemlerinden ibaret olduğu, her ne kadar davacı karşı davalının beyanlarında davalı karşı davacının kendisine fiziksel şiddet, hakaret, psikolojik şiddet uyguladığı şeklinde davranışlarda bulunduğunu, davalı karşı davacı beyanlarında davacı karşı davalının sürekli kavga çıkardığı, görev yaptığı yere gelmediği, tehditlerde bulunduğunu beyan etmişler ise de, dosya kapsamında Onikişubat İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkereye istinaden davalının 10 gün, 15 gün aralıklar ile davalının ikamet ettiği konuta geldiği, bir iki gün kaldığı yönünde tutanak ibraz edildiği yine Onikişubat İlçe Jandarma Komutanlığınca yapılan araştırmada, tarafların 23.09.2019 tarihi itibariyle hafta sonları bir araya gelerek birlikte yaşadıkları yönünde tutanak ibraz edildiği, davalı tanığı Müslümenin 24.11.2021 tarihinde alınan beyanında "hem oğlumdan hemde gelinimden dava açıldıktan sonra bir arada yaşadıklarını duydum" şeklinde beyanda bulunduğu, tarafların birbirlerini affetmiş, en azından hoşgörü ile karşılamış oldukları, affedilen olayların hükme esas alınamayacağı gerekçesi ile taraflarca karşılıklı olarak açılan davaların ayrı ayrı reddine, boşanma kararının kesinleşmesine kadar tarafların ortak çocuğun tedbiren velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, boşanma davası açılmakla ayrı yaşam hakkı elde eden davacı karşı davalı eş ve yanında kaldığı anlaşılan ortak çocuk yararına karar tarihi olan 31.12.2021 tarihinden verilen kararın kesinleşmesine kadar geçerli olmak üzere davacı-karşı davalı için aylık takdiren 1.000,00 TL, yanında kalan ortak çocuk yararına aylık takdiren 700,00 TL tedbir niteliğindeki nafakaların davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararda maddi hata olduğu, davalının boşanma davası açma hakkının olmadığı, yedi yıldır ayrı yaşadıkları, açılan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği, talep edilen tazminat ve nafaka için açıklamanın olmadığı, çocuk için taktir edilen nafakanın miktarının az olduğu kararın İlk Derece Mahkemesi kararının kadırılılarak asıl davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği yönünlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, karşı davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği, af durumu karşı tarafça düzenlenen bir kurgu olduğu, karşı tarafın iddialarının mesnetsiz olduğu, tarafımızın iddiaları ve ispatları gerçekçi ve hukuka uygun olduğu, velâyet husunda önceki beyanlarımızı tekrar ettiklerini, davalı-karşı davacı kendini darp ettiğini, davanın reddi kararın kaldırılmasına ve düzeltilerek yeniden karar verilmesine, bu mümkün görülmediği takdirde hatalı hususlar mahalli Mahkemece düzeltilmek üzere kararın kaldırılmasına karar verilmesini yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflarca sunulan hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, inceleme konusu davanın reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf isteminin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1-Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kamu düzeninde olan hususlar dikkate alınarak İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını, davalı-davacı erkeğin davasının kabulü ile tazminat taleplerinin kabulüne, velâyetin babaya verilmesine, temyiz mahkemesinde davanın yeniden görülmesine, bu mümkün değilse kararın bozularak dosyanın yeniden karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2-Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; davalının boşanma davası açma hakkının olmadığı, davalının kusurlu olduğu, erkeğin davasının reddi gerektiği, yedi yıldır ayrı yaşadıkları, açılan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği, talep edilen tazminat ve nafaka için açıklamanın olmadığı, taktir edilen nafakalarının miktarının az olduğu kararın bozulması gerektiği yönünlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davaların kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, af olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.