Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8303 E. 2024/6864 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Zinaya dayalı boşanma davasında hak düşürücü süre, davanın kabul koşulları, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin zina eyleminin kanıtlanması, davacı kadının yoksulluğa düşecek olması ve tarafların kusur dereceleri gözetilerek, yerel mahkemenin boşanma, nafaka ve tazminata hükmeden kararı, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1343 E., 2023/1353 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/999 E., 2023/325 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın her iki taraf vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin yaklaşık 9 yıl kadar önce bir Türk firmasında vasıflı usta olarak Tanzanya'ya çalışmaya gittiğini ve o tarihten beri de Tanzanya’da yaşadığını, kadını arayıp sormadığını, Tanzanya’da yabancı bir kadınla evlilik dışı ilişki yaşadığını hatta bu kadınla olan gayri resmi beraberliğinden çocuğunun dünyaya geldiğini, yabancı kadınla birlikte karıkoca yaşamına devam ettiğini, davalı eşin evlilik birliği süresince Tanzanya'ya gidene dek düzenli bir iş sahibi olmadığını, evlilik birliğinin gereklerini yerine getirmediği gibi müvekkiline zaman zaman şiddet uygulayıp hakaret ettiğini, yurt dışına çalışmaya gitmesi ile de üzerine düşen görevleri yerine getirmediğini, müvekkile para göndermediğini ve yoksul bir yaşama mahkum ettiğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını belirterek zina nedeniyle tarafların boşanmalarına, aksi takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 4.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 150.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğin Tanzanya’dan 6 ayda bir Türkiye’ye döndüğünü ve her gelişinde 1 ay ailesinin yanında kaldığını, iddiaların asılsız olduğunu, iddia taraflarınca kabul edilmemekle beraber, bir an için doğru olduğu varsayılsa dahi, kendi öğrendiğini beyan ettiği tarihin üzerinden dahi yaklaşık 5 yıl süre geçtiğini, 6 aylık hak düşürücü sürede dava açılmadığını, davacının gereksiz kıskançlıkları olduğunu, davacının müvekkile karşı ilgisiz olduğundan müvekkilin 2016 yılında çalıştığı firmanın kapanması nedeniyle işsiz kaldığından dahi haberi olmadığını, müvekkilin halen işsiz olduğunu, zaman zaman bulduğu işlerde çalıştığını, davacının tavırlarından ve kendisini evden kovmuş olması sebebiyle Türkiye’de kalacak yeri olmadığı için dönmemekte ve halen Tanzanya’da sürekli çalışabileceği bir iş aramakta olduğunu, 2016 yılında çalıştığı firma kapanınca, işsiz kalan müvekkil Türkiye’ye döndüğünü, davacının müvekkili eve almadığını, “Yurt dışında sen kendi hayatını kurdun, biz artık senin ailen değiliz” diyerek hakaretlerde bulunduğunu ve müvekkilin valizini beşinci kattan aşağı atarak evden kovduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı erkeğin Tanzanya ülkesinde başka bir kadınla birlikte yaşadığı ve bu kadından iki çocuğunun dünyaya geldiğinin sabit olup zina eyleminin şüpheye mahal vermeksizin kanıtlanmış olduğu gerekçesiyle davacı kadının zina hukuki sebebine dayalı davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı kadının ekonomik durumu itibarıyla parasal yardıma ihtiyacı olduğu ve boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle kadın lehine aylık 3.000,00 TL tedbir ve 2.500,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 60.000,00 TL maddî ve 60.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının ve tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davacı kadının zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen nafaka miktarının az olduğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve beklenen menfaatlerin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası ve tazminatlara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına 150.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 4.000,00 TL yoksulluk nafakasına, davalı erkeğin tüm istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; zinaya dayalı boşanma davasında, hak düşürücü sürenin geçip geçmediği, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, nafakalar ve tazminatlar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü maddesi, 161 inci maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.