"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/434 E., 2023/1761 K.
KARAR : Kaldırma, esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/416 E., 2021/814 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince hükmün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek dava dilekçesinde özetle; 6 yıldan beri tarafların fiili olarak ayrı yaşadığını, kadının evlilik birliğinin yüklediği sorumluluklarını yerine getirmediğini, bir açıklama yapmaksızın ortak konutu terk ettiğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı davalı vekili birleşen dosya cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, kadının ailesinin yanına giderek birlikte yaşama görevinden çekindiğini, kadının erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarına kötü davrandığını, eve erkeğin akrabalarının misafir olarak gelmesini istemediğini savunarak asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine, 100.000,00 TL maddî tazminat ile 100.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Dava dilekçesi davalı-davacı kadına 24.09.2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup davalı-davacı kadın süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır .
Davalı-davacı vekili birleşen dosya dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin psikolojik şiddet, duygusal şiddet, sözlü şiddet ve fiziksel şiddet uyguladığını, sadakatsiz davranışlarının bulunduğunu, evin geçimini sağlamadığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 4.000,00 TL tedbir nafakasına, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, yoksulluk nafakasının her yıl en yüksek değer üzerinden artırılmasına, 350.000,00 TL maddî tazminat ile 350.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir .
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının eşine ve eşinin önceki evliliğinden olan çocuklarına soğuk davrandığı, onlarla yeterince konuşmadığı, erkeğin kadının ailesinden birisi eve ziyarete geldiğinde onlara hoş geldin demediği ve başka bir odada durarak soğuk davranışlar sergilediği, evin ihtiyaçlarını karşılamak konusunda yeterince özenli olmadığı, belirlenen davranışlar ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu olduğu, tarafların sosyal ekonomik durumları, kusur dereceleri gerekçesi ile asıl davanın ve birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, aylık 850,00 TL tedbir yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, tedbir-yoksulluk nafakası miktarı, tazminat taleplerinin reddini bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince erkeğe verilen kusurun istinaf edilmeksizin kesinleştiği, verilecek başkaca bir kusurun bulunmadığı, kadına verilen kusurun yerinde olduğu, gerçekleşen kusur durumuna göre tarafların eşit kusurlu oldukları yönündeki mahkemenin kusur dağılımının isabetli olduğu kadının ev hanımı olduğu, ailesiyle birlikte yaşadığı, 1 taşınmazı bulunduğu, erkeğin ise inşaat işleriyle çalıştığı gerekçesi ile kadının tedbir nafakası ve yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne, hükmün kaldırılmasına ve esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 1200,00 TL'ye çıkarılmasına, kesinleşmeden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, kadının sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili temyiz başvurusunda özetle; kabul edilen asıl dava, kusur belirlemesi, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası miktarı, reddedilen maddî tazminat ve manevî tazminat talebi bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bulunan geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulü ile maddî tazminat, manevî tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası miktarı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu ve 175 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.