Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8361 E. 2024/7683 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılma nedeni, kusur durumu ve fer'i sonuçlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, kusurun belirlenmesi ve fer'i sonuçlara ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gözetilerek temyiz istemlerinin reddine ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1305 E., 2023/1322 K.

KARAR : Kısmen Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/1026 E., 2023/268 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile 22 yıllık evli olduklarını, ortak 2 çocuklarının bulunduğunu, davalının 7 yıl önce çalışmaya başladığını, çalışmaya başladığı zamandan bu yana sorumluluklarını yerine getirmediğini, eve geç geldiğini, davalının emlak ofisinde çalıştığı ve eve 00:30 saatinde gelmesini gerektirecek herhangi bir işinin olmadığını, asılsız iddialarla tarafına uzaklaştırma kararı aldığını, bu sebeple ev içinde sürekli tartışma yaşandığını, davalının çocuklarla ilgilenmediğini, çocukların bu durumdan şikayetçi olduklarını, tüm bu sebeplerle yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilerek boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan davayı kabul etmediklerini, dava dilekçesinde yer alan söylemlerin soyut iddialardan ibaret olduklarını, tarafların 10.05.1999 tarihinde evlendiklerini, müşterek 2 çocuklarının bulunduğunu, davacı tarafından müvekkili aleyhine iki kez boşanma davası açıldığını, her iki davanın da reddine karar verildiği, davacı karşı davalının müvekkiline fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, uyguladığı şiddet sebebiyle taraflar arasında Kayseri 8.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/1086 Esas sayılı dosyası ile yargılama yapıldığını, davacının sadece müvekkiline değil ortak çocuklara da şiddet uyguladığını, şiddet sebebiyle ortak çocuk ...'in evi terk ettiğini, davacı kocanın sorumluluk sahibi olmadığını, tarafların evliliğinin başlarında alınması gereken ev eşyalarının alınmadığını, sonrasında yavaş yavaş 2. elden alınarak tamamlandığını, müvekkilinin davacının kıskançlık ve hakaretlerine maruz kaldığını, her fırsatta müvekkiline "seni boşayacağım" diye sözler sarf ettiğini, davacı kocanın sosyal medya üzerinden başka başka kadınlarla konuşarak sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, davacının müvekkilinin iş arkadaşlarına hakaret ederek herkesin yanında müvekkilini rencide ettiğini, tüm bu sebeplerle açılan asıl davanın reddini, karşı davalarının kabulünü, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini, ortak çocuk ve müvekkili lehine ayrı ayrı 1.000,00 TL nafakaya, müvekkili lehine 300.000,00 TL maddî, 300.000,00 TL manevî tazminata hükmedilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve numarası belirtilen kararıyla; davalı- karşı davacı kadının sosyal ortamlara eşi olmadan katılmak istediği, bayram gibi özel günlerde erkeğin ailesini ziyaret etmek istemediği, eşinden ayrı yattığı, çok sık annesinin yanına gittiği, davacı karşı davalı erkeğin ise eşine şiddet uyguladığı, kıskanç olduğu, ona hakaret ve küfür ettiği, eşini tehdit ettiği, başka kadınlarla mesajlaştığı, çocuklara şiddet uyguladığı, yapılan harcamaların hesabını sorduğu, eşini boşanmakla tehdit ettiği, bu şekilde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evliliğin devamında taraflar ve toplum yararına korunmaya değer bir menfaatin kalmadığı, evlilik birliğinin sona ermesinde davacı karşı davalının ağır kusurlu olduğu, davalı karşı davacının ise az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile; Tarafların boşanmalarına, davacı-karşı davalı erkeğin velâyet, tedbir, iştirak nafakaları ile manevî tazminat talebinin reddine, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki kurulmasına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, ortak çocuk lehine aylık 1.000,00 TL tedbir/iştirak nafakasına hükmedilmesine, kadın lehine 45.000 TL maddî, 45.000 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

1. Davacı-karşı davalı erkek vekili; evlilikte müvekkilinin kusurunun olmadığını, kadının kabul edilen davası, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile velâyet yönünden yerel mahkeme kararının müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı-karşı davacı kadın vekili; davacı erkek tarafından 2020 yılında açılıp feragat edilen 2 ayrı boşanma davası olduğunu, açılan dava tarihlerinden önceki boşanma sebeplerini affettiği veya en azından hoşgörü ile karşıladığını, müvekkilinin evlilikte kusurunun olmadığını, erkeğin kabul edilen davası, hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarı ile tazminat miktarları yönünden yerel mahkeme kararının müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin çocuklarına şiddet uyguladığı olay 2016 yılında olup, bu olayın üzerinden 5 yıl geçmiş olduğundan erkeğin çocuklarına şiddet uyguladığı kusurunun erkeğin kusurlarından çıkartılması gerektiği; yine ortak çocuğun beyanından tarafların tartıştığında erkeğin salonda yattığı anlaşıldığından yatağı terk edenin erkek olduğu; ayrıca kadının ayda 1-2 kere ailesini ziyarete gittiği, bu sıklığın çok fazla olmadığı, belirtilen nedenlerden dolayı yatak ayırdığı ve çok sık annesinin yanına gittiği yönündeki kusurların kadının kusurlarından çıkarılması gerektiği; yine de erkeğin daha ağır kusurlu olduğu, erkeğin, kadının kabul edilen davası, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile velâyete yönelik istinaf başvuru talebi ile kadının tedbir ve iştirak nafakası miktarına yönelik istinaf başvuru taleplerinin İlk Derece Mahkemesinin kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle ayrı ayrı esastan reddine; kadının kusur tespiti ile tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvuru talebi ile erkeğin kusur tespitine yönelik istinaf başvuru taleplerinin ayrı ayrı kabulü ile kusur gerekçesinin yukarıda belirtildiği şekliyle düzeltilmesine; kadın yararına 80.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminatın davacı-karşı davalı erkekten alınarak, davalı-karşı davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenleri tekrar ederek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-karşı davacı kadın vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenleri tekrar ederek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme

Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl ve karşı boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraflarca temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.