"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2942 E., 2023/1071 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/992 E., 2021/197 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleşen davanın feragat nedeiyle reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı -davacı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile 1999 yılında evlendiklerini, bu evliliklerinden ortak 3 çocuklarının bulunduğunu, davalı-davacı ile aralarında şiddetli geçimsizlik ve fikir uyuşmazlığının bulunduğunu, erkeğin kendisini ve çocuklarını darp ettiğini, aşağılayıcı cümleler kullandığını beyan ederek evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma ve fer'îlerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; tarafların 1999 yılında evlendiklerini, bu evliliklerinden ortak üç çocuklarının bulunduğunu, kadının ... isimli bir şahıs ile yazıştığını bu durumu tarafların ortak çocuğu Mustafa'nın gördüğünü, bu nedenle taraflar arasındaki son olayın bu nedenle olduğu, ortak çocuğun bu durumu babasına anlattığı, çocuklarının birinin engelli ve diğer küçük çocuk ...'nın ise küçük olması nedeniyle bu hayasızca eylemi çocukları evde iken yaptığını bu nedenle tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların 06.12.1999 tarihinde evlendikleri, ortak üç çocuklarının bulunduğu; kadının, erkeğin kendisini darp ettiği ve aşağıladığı iddiası ile boşanma talebinde bulunduğu, asıl davaya cevap dilekçesi ile de erkeğin eşinin sadakatsiz davranışlarda bulunduğu iddiasında olduğu, tarafların arasında işbu davadan önce de Gaziantep 6 Aile mahkemesi'nin 2017/1051 Esas sayılı boşanma davasının olduğu, davacısının Mahkememiz dosyasındaki davacı konumunda olan ... olduğu ancak o davadan feragat edildiği, evlilik birliğinin bir süre daha devam ettiği, ancak; kadının, erkeğin darbına uğradığı tanığın bunu gördüğü, tarafların aralarındaki geçimsizlik nedeniyle bir süre ayrı yaşadıkları, ayrı yaşanılan dönemde de kadını, erkeğin darp ettiği, bu nedenle kadının uzaklaştırma kararı da (Gaziantep 3. Aile Mahkemesi'nin 2018/654 D.İş) aldığı, karara konu olayda kadının darp raporunun da bulunduğu; erkeğin tanıklarının erkeğin asıl dava cevap dilekçesindeki ve birleşen davadaki bir takım iddialar bakımından beyanda bulundukları görülmüş ise de erkeğin birleşen davasından açıkça feragat etmiş olması ve duruşmadaki imzalı beyanına göre kadını affettiğini söylemiş olması nedeniyle kadının kusurunun olması halinde affetmiş sayılacağının kabulü gerekeceğinden erkeğin tanıklarının iddialar yönündeki beyanları hükme esas alınmadığı, sonuç olarak boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin kadını darp etmiş olması, bu hususun tanık beyanına göre süreklilik arz etmiş olması nedeniyle erkeğin tam kusurlu olduğu, kadının ise ispatlanan bir kusurunun bulunmadığı, bu aşamadan sonra tarafların bir araya gelerek mutlu bir birliktelik sürdürmelerinin mümkün olmadığı gibi evliliğin devamında gerek taraflar ve gerekse toplum açısından korunmaya değer bir yarar kalmadığı hukuki ve vicdani kanaatine ulaşıldığı gerekçesi ile davacı kadının boşanma davasının kabulü tarafların boşanmalarına; birleşen davada erkeğin feragat etmesi nedeniyle reddine, tarafların ergin olmayan ortak çocuklarının velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, dava tarihinden itibaren ortak çocuklardan Sümeyye Saygı lehine harcanmak üzere dava tarihinden ergin olduğu 23.10.2021 tarihine kadar olmak üzere aylık 200,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, daha önceden taktir olunan kısmın mükererliği esas olmamak üzere mahsubuna, dava tarihinden itibaren ortak çocuk ... lehine harcanmak üzere aylık 200,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, karar kesinleştiğinde 300,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, daha önceden taktir olunan kısmın mükererliği esas olmamak üzere mahsubuna, kadın için dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, karar kesinleştiğinde yoksulluk nafakası olarak devamına, daha önceden taktir olunan kısmın mükererliği esas olmamak üzere mahsubuna karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine karar karar verilmesi gerektiği yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince taraflarca bildirilen delillerin toplandığı, delillerin usul ve yasaya uygun olarak tartışıldığı, verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmış olup davalı-davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine karar verilmesi gerektiği ve kararının asıl davanın kabulü ve fer'îleri yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede erkekten kaynaklanan geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesi ile asıl davanın kabulü kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.