Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8378 E. 2024/6695 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki tüm deliller ve tanık beyanları değerlendirilerek, davalı kadının da hakaret içeren sözler sarf etmiş olmasına rağmen, davacı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda ağır kusurlu olduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/993 E., 2022/2654 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/840 E., 2021/785 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı-davalı tarafın istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin ailesini evde istemediğini, annesini evden kovduğunu, erkeği bıçakladığını, tehdit ettiğini, evden kovduğunu, çocukları ile ilgisiz olduğunu, aldattığını, kadının psikolojik bozukluğunun olduğunu iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın birleşen dava dilekçesinde özetle; çocukların bakım ve gözetim yükümlülüğünü ihlal ettiğini, aşağılayıcı sözler söylediğini, çocuklara ve kadına fiziksel şiddet uyguladığını, aldattığını, tehdit ettiğini iddia ederek evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuklar ... ve ... için aylık 200,00'er TL, ... için aylık 150,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının erkeğe karşı ''ortak çocuk ...'i evde yalnız bırakarak gece geç saatlerde evden ayrılma ve gece geç saatlerde eve dönme" şeklinde eylemlerde bulunmak suretiyle evlilik birliği içerisinde eşine karşı kusurlu hareketlerde bulunduğu, erkeğin kadına karşı ''çocuklarla ilgilenmeme, çocukların hastalıkları ile ilgilenmeme, sürekli olarak "sen yanıma yakışmıyorsun" gibi sözler söyleme, Kahramanmaraş 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2019/217 Esas sayılı dosyası ile sabit olduğu üzere davalıyı darp etme" şeklinde eylemlerde bulunmak suretiyle evlilik birliği içerisinde eşine karşı kusurlu hareketlerde bulunduğu, bu itibarla geçimsizlikte davacı erkeğin, davalı kadına oranla "ağır kusurlu" olduğu gerekçesi ile açılan davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, kadın için aylık 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuklar için aylık 150,00'şer TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın için 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadının hakaret ettiği ve sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğinin ispatlandığını, kusur olarak yüklenmesinin gerektiğini belirterek, kusur belirlemesi, birleşen boşanma davasının kabulü ve fer'îleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı-davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, birleşen davanın kabulü ve fer'îleri yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, birleşen boşanma davasının kabulüne karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı, kadın yararına maddî-manevî tazminatın, kadın ve çocuklar yararına tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasının yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, kabul edilen nafaka miktarları ile tazminat miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı,velâyet düzenlemesinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 323 üncü, 324 üncü, 327 inci ve 329, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle dinlenen tanık beyanlarından kadının da erkek hakkında ''... buraya gelsin, yarım kalan bir işim var, onun ağzına sı...rım'' diyerek hakaret ettiğinin ispatlandığının, kadına bu vakıanın kusur olarak yüklenmesinin gerektiğinin, Mahkemece taraflara yüklenen diğer kusurların gerçekleştiğinin ve ancak tarafların belirlenen ve gerçekleşen tüm kusurları birlikte değerlendirildiğinde yine de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davacı-davalı erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.