Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8399 E. 2024/7317 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kusurun belirlenmesi ve kadının boşanma talebinin reddine ilişkin istinaf kararının temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, taraflar arasında fiili birliktelik kurulamadığı ve erkeğin kusurlu olduğuna dair delillerin yetersiz olduğu gerekçesiyle kadının boşanma talebini reddeden kararının, usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/871 E., 2023/969 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/527 E., 2021/206 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; 29.11.2018 yılında evlendiklerini, davalının kendisine onur kırıcı ve değer vermeyen söylemleri olduğunu, birlikteliklerinin çekilmez bir hale geldiğini aralarındaki sevgi ve saygı unsurunun tükendiğini beyan ederek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiş, 20.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminat taleplerinde bulunduklarını beyan etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının henüz düğünleri yapılmadan askerden döner dönmez boşanma davasını açıp, tazminat isteyerek kötü niyetini gösterdiğini, henüz düğün yapılmadan davacıya 10.000,00 TL değerinde altın takıldığını, tarafların teyze çocukları olup aralarında akrabalık ilişkisinin mevcut olduğunu, askerden izin aldığı sırada nikahlarının kıyıldığını, taraflar arasında fiili olarak aile birliğinin kurulamadığını, davacının ailesinin kendi ailesini arayarak "bize bir miktar para (tazminat) verin, bu iş uzamasın daha fazla, bitsin" dediklerini, karşı davacının, altınları kendi uhdesine aldıktan sonra boşanma davasını açtığını, kendisini istemeyen ve hep annesinin sözleriyle hareket eden davacı-karşı davalıyla olan evliliklerini devam ettirmek istemediğini, kendisi ve ailesinin İstanbul'a gidiş gelişlerinin masrafları nedeniyle uğramış oldukları maddî zararın davacı-karşı davalı tarafından karşılanmasını, askerlik sonrası yaşadığı bu psikolojiye sebebiyet verilmesi nedeniyle lehine 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarını talep ettiklerini beyan ederek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin askerde bulunduğu sırada eski kız arkadaşları ile mesajlaştığı ve de bu kızların fotoğraflarını davacı-karşı davalıya gönderdiği, erkeğin babasının ise “Sen benim oğlumdan habersiz Ankara’ya gittin, biz bu evliliği sürdüremeyiz, bitti bu evlilik” dediği, kadının anlaşmalı boşanmada tazminat istemesi üzerine ise "Gelsin önce karısı olsun, oğlumun altına yatsın, karılık yapsın, sonra tazminatını veririm.” şeklinde sözler söylediği belirtilerek tam kusurlu olduğu, bu sebeple asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın lehine takdiren 15.000,00 TL maddî tazminat ile 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-karşı davacı vekili;her iki dava ve fer'îler yönünden istinafa başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, taraflar arasında evlilik birliğinin kurulduğu ancak planlanan düğünün yapılmadığı taraflar arasında fiili beraberlik kurulamadığı, İlk Derece Mahkemesi "davalı-karşı davacı erkeğin askerde bulunduğu sırada eski kız arkadaşları ile mesajlaştığı ve bu kızların fotoğraflarını davacı-karşı davalıya gönderdiği" belirterek erkeğe kusur yüklenilmiş ise de bu konuda kadının fotoğraf deliline dayanmadığı, bunu belirten tanığın da beyanının açık olmadığı, erkeğin askerde olduğu sırada ...’in annesi ile İstanbul’dan Ankara’ya gittiği, erkeğin babasının ise “Sen benim oğlumdan habersiz Ankara’ya gittin, biz bu evliliği sürdüremeyiz, bitti bu evlilik" ve erkeğin babasının bu kere kadın tarafça istenilen tazminat talebinden dolayı kadını kastederek “Gelsin önce karısı olsun, oğlumun altına yatsın, karılık yapsın, sonra tazminatını veririm.” şeklindeki sözleri nedeniyle erkeğe kusur yüklenilmiş ise de bu sözleri erkeğin değil babasının söylediği, bu sözler nedeniyle erkeğe kusur yüklenilmesinin ve tazminat ile mahkum tutulmasının doğru olmadığı, erkeğin babasına izin verdiğini belirterek kusur yüklenilmiş ise de bu izin olayının dosya kapsamından anlaşılamadığı görülmekle ispatlanamayan her iki davanın da reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bu nedenle erkeğin reddedilen kendi davasına yönelik istinaf talebinin reddine, kadının davası ve ferilerine yönelik istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kadının davasının kabulüne ilişkin bölümünün yargılama giderleri ile birlikte kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmak suretiyle; davalı-davacı erkeğin reddedilen kendi davasına yönelik istinaf talebinin esastan reddine, davalı-davacı erkeğin kusur tespiti ile kadının kabul edilen davasına ve fer'ilerine yönelik istinaf talebinin kabulü ile kararın kadının davasının kabulüne ilişkin bölümünün yargılama giderleri ile birlikte kaldırılmasına, davacı-davalı kadının boşanma davasının reddine, davacı-davalı kadının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, kadının davasında harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin kadına yükletilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; reddedilen asıl davası ve kusur belirlemesi yönünden temyiz talebinde bulunulmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan karşılıklı boşanma davasında kusur belirlemesi ve kadının davasının reddine dair kararın doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.