Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8429 E. 2024/2373 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında verilen manevi tazminat hükmüne konu yargılamanın iadesi talebinin reddine ilişkin kararın temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen yargılamanın iadesi sebeplerinin HMK 375. maddede öngörülen şartları oluşturmadığı ve mahkemenin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1210 E., 2023/1570 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2023/4 E., 2023/19 K.

Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri 1 Aile mahkemesinin, 05.07.2013 tarihli 2013/261 Esas, 2013/617 Karar sayılı ilamı ile eski eşi ...'dan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeni ile boşanmalarına, erkek aleyhine 10.000,00 TL maddî tazminata karar verildiği, kararın erkek vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 28.04.2014 tarih ve 2013/18785 Esas 2014/9301 Karar sayılı ilamı ile; erkek eşin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğinden manevî tazminata hükmedilmesini de gerektireceğinden yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verildiği, Yerel Mahkemenin manevî tazminata yer olmadığına dair kararında direnmesi sonucunda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2019/2-126 Esas, 2019/379 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu ve 23.01.2020 tarih 2019/2-613 Esas 2020/63 Karar sayılı ilamıyla Karar Düzeltme isteğinin reddedildiği, Mahkemece, kadın lehine 12.000,00 TL manevî tazminat hükmedildiği ve kararın Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 17.02.2022 tarih, 2022/822 Esas, 2022/1509 Karar sayılı ilamı gereğince karar düzeltme talebinin reddine karar verildiği, müvekkilinin 18.03.2022 tarihli itiraz dilekçesine Yargıtay Birinci Başkanlığı 25.03.2022 tarihli kararı ile Yargıtay İkinci Hukuk Dairesi Başkan ve Üyeleri hakkında şikayetlerine ilişkin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunca reddine dair kararlar verildiği, Kurul kararlarına itirazı üzerine Yargıtay Başkanlar Kurulunca da itirazlarının reddedildiği ayrıca karar düzeltme talebi reddedilerek mahkemesine gönderildiğini, yargılamanın yenilenmesine yönelik talepleri hakkında; eski eş ...' nın boşanmaya sebebiyet vermek amaçlı "sahte evrak" düzenledi diyerek yalan beyanda bulunduklarını, iftira attıklarını, mahkeme hakimi ve zabıt katiplerinin delilleri karattığını, dosyada ödemelerin teyidi yönünden kooperatif başkanının dinlenmediğini, bu kapsamda davacı eşi, mahkeme hakimini, davacı kadınının şahitlerini şikayet ettiğini, ancak beraat ettiklerini bu kapsamda ceza davasına bakan hakimi de şikayet ettiğini, bu soruşturma ile ilgili Ankara BAM. 9. Ceza Dairesi başkan ve üyeleri ile Yargıtay 8. Ceza dairesi başkan ve üyelerini hakkında da suç duyurusunda bulunduğunu, inceleme ve soruşturmaların devam ettiğini, yerel mahkeme kararında "sizi süründüreceğim" diye söylenen sözün hiç gerçekçi yanı olmadığını düzmece ve kurmacalı olduğu, buna dair somut bilgi kanıt ve belgelerin ise ortada olmadığını soyut içerikli olduğu böylece kadının manevî tazminat talebinin hukuksal bir dayanağının olmadığını,ortada söylenen sözler ve sahte belgelerin olmadığını ispatının mahkemece değerlendirilerek yeni bir karar vermesi gerektiğini iddia ederek yargılamasının iadesine karar verilerek davanın reddine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yargılamanın yenilenmesi istenilen Kayseri 1 Aile Mahkemesinin 2020/58 Esas, 2020/126 Karar sayılı dosyasında verilen nihai hükmün 17.02.2022 tarihinde kesinleştiği, davacı taraf dava dilekçesinde mahkememizin 2020/58 ( eski 2013/261) Esas sayılı dosyasında yargılamayı yapan hakim ve Kayseri 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/64 Esas sayılı dosyasında yargılamayı yapan hakim hakkında şikayette bulunduğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun (6100 Sayılı Kanun) 375 inci maddesinin birinci fıkarısı (b) bendi gereğince bahsi geçen hakimlerin davaya bakması yasak olduğuna ilişkin kesinleşmiş kararların bulunmadığı, dosyada tanık olarak dinlenen ...,... K. ... G. '' Yalan Tanıklık'', davalı ...'ün ''İftira'' suçlamasıyla Kayseri 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/64 Esas sayılı dosyasında yargılandığı, tanıkların beraatine, davalı kadının da iftira suçundan beraatine karar verildiği, kararın 15.02.2021 tarihinde istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, davacı taraf boşanma davasında kooperatife ilişkin herhangi bir kayıt, belge istenmediği, sahte makbuz iddialarına ilişkin kooperatif başkanlığının ifadelerine başvurulmadığı, dosyalarda sahte evrakın olmadığı, kooperatife borcun bulunmadığını iddia etmiş ise de ilgili iddiaların boşanma davasında İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada ve kanun yolları aşamalarında değerlendirilmesi gerektiği, ve bu durumda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun (6100 sayılı Kanun) 375 inci maddesindeki yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile; davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece verilen kararın eksik incelemeyle verildiğini, yargılamanın yenilenmesini talep ettiklerini, sahte makbuz iddiasının incelenmediğini, kooperatif kayıtlarının incelenmediğini, kooperatif başkanının dinlenmediğini, dosyada sahte makbuz olmadığını, yerel mahkemece verilen kararın kaldırılması gerektiğini belirterek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yargılamanın iadesi davasının reddinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı, davanın ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci, 371 inci, 374 üncü, 375 inci, 378 inci ve 379 uncu maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...