"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/918 E., 2023/1777 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aksaray 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/970 E., 2022/625 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 3 yıl önce görücü usulü ile evlendiğini, davalı-karşı davacının evlendikten sonra tavırlarının değiştiğini, evin içinde sürekli tartışma olduğunu, kadının aynı evin içerisinde uzun süre küs kaldığını, müvekkiline psikolojik baskı uyguladığını, hakaret ettiğini, evde temizlik yapmadığını yemek yapmadığını, eşyalarını alarak evi terk ettiğini, eve artık dönmek istemdiğini söylediğini belirterek evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli evin içerisinde müvekkilini takip ederek onun her işine karıştığını, evde ve dışarıda asabi bir kişiliğe sahip olduğunu, müvekkiline karşı hakaretlerde bulunduğunu, psikolojik baskı uyguladığını, müvekkilinin kendi çocukları ile görüşmesini kısıtladığını, kendi tarafı ile görüşmesini istediğini, müvekkilinin kilosuna sürekli laf ettiğini, onu aşağıladığını, bayram düğün gibi törenlere katılmadığını, müvekkilinin çoğu zaman oğlu ile buralara katıldığını belirterek, karşı davalarının kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ÜFE oranında artırılmasına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-karşı davacı kadın vekili 09.09.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile aylık 2.550,00 TL yoksulluk nafakasına, 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl dava yönünden kadının erkeğe karşı toplum içerisinde hakaret içeren beyanlarda bulunduğu, kadının erkeği eski kocasına benzettiği, ortak hanenin temizliğine yeterince dikkat etmediği, ortak haneyi erkek evde yokken terk ettiği, erkeğin ise kadına harçlık vermeyerek psikolojik şiddet uyguladığı, kadının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun)166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına aylık 1250.00 TL tedbir nafakasına, erkek yararına 5000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir nafakası ve manevî tazminatın miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2-Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen manevî tazminat, kadının reddedilen tazminat talepleri ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince erkeğin kadına harçlık vermediği yönüyle kusurlu bulunduğu, ancak tanık ...'ın bu konuda bilgi sahibi olmadığı anlaşılmakla erkeğe verilen kusurdan çıkarılması gerektiği, erkeğin kusurunun bulunmadığı, tanık ...'ın beyanı dikkate alındığında kadına eve geç saatlerde geldiği ayrıca erkeğe sürekli hakaret ettiği, kadına verilen diğer kusurların sabit olduğu, yine kadının davacı tanık beyanları ile sürekli tartışma çıkardığı yönüyle kusurlu bulunduğu anlaşılmakla; erkeğin, kadının davasının kabulüne, kusura ve manevî tazminatın miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, bu hususlarda yeniden hüküm tesisine, tam kusurlu olan kadının açtığı karşı boşanma davasının reddine, erkek yararına 10.000,00 TL manevî tazminata, kadının tüm, erkeğin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili özetle; erkeğin davasının kabulü, kadının davasının reddi, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası ile erkek lehine hükmedilen manevî tazminat yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı olarak açılan boşanma davasında kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü, kadının davasının reddinin, erkek lehine hükmedilen manevî tazminatın ve miktarının, kadının nafaka ve tazminat talebinin reddinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.