"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/628 E., 2023/871 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile karar gerekçesinin düzeltilerek diğer istinaf itirazlarının esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Edirne 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/983 E., 2021/89 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleştirilen davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kusur belirlemesine yönelik gerekçenin düzeltilerek diğer istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava ile cevaba ve birleştirilen davaya cevap dilekçelerinde; erkeğin, müvekkiline ekonomik, sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, tarafların erkeğin anne ve babası ile beraber yaşadıklarını ve bağımsız konut temin etmediğini, evin geçimini ise erkeğin babasının karşıladığını, erkeğin alkol kullandığını ve sorumsuz olduğunu, erkeğin iddialarını kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 15.000,00 TL manevî tazminata, maddî tazminat ve yoksulluk nafakası haklarının saklı tutulmasına, erkeğin birleştirilen davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ile birleştirilen dava ve cevaba cevap dilekçelerinde; iddialarının asılsız olduğunu, kabul etmediklerini, müvekkilinin %40 engeli bulunduğunu, kadının müvekkiline gerekse müvekkilinin ailesine saygısız ve kabul edilemez tavırlar sergilediğini, müvekkiline sözlü, duygusal psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, çocuklara gereken özeni göstermediğini ve çocukların ihtiyaçlarını yeterli derecede karşılamadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 400,00 TL tedbir ve yoksululuk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına eşine hakaret eden, sözlü ve fiziksel şiddet uygulayan, bağımsız ortak konut temin etmeyen, eve bakmayan ve çalışmayan, alkol kullanan erkeğin ağır kusurlu, eşine yönelik olarak "şişko", "göbeğine öküz dövmesi yaptırsın" söylemleri ile sözlü şiddet uygulayan, eşinin hayalarına tekme atmak suretiyle fiziksel şiddet uygulayan kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve birleştirilen davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir ve ayrı ayrı aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine 10.000,00 TL manevî tazminata, kadının maddî tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin saklı tutulmasına, erkeğin velâyet ile maddî, manevî tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının asıl davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası, kadın lehine hükmedilen manevî tazminat, erkeğin reddedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri ve yargılama giderleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmadığından hükmün erkeğin kabul edilen davasındaki boşanmaya ilişkin bölümü 22.03.2021 tarihinde kesinleştiği, erkeğin aşırı alkol kullanıp çevreye zarar verdiği ispatlanamadığı, Mahkemece alkol kullanmasının erkeğe kusur olarak yüklenmesi hatalı ise de, erkeğin yine de ağır, kadının az kusurlu olduğu, Mahkemenin kusur belirlemesi doğru olduğu gibi kadının davasının kabulü ile koşulları oluşmakla kadınlehine manevî tazminata hükmedilmesi, ağır kusurlu olan erkeğin maddî, manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin ise reddine karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olduğu, kadın lehine hükmedilen manevî tazminatın miktarının da makul olduğu, ortak çocukların fiili olarak anne yanında kalıyor oluşu, sosyal inceleme raporu dikkate alınarak, velâyetin anneye verilmesi çocukların menfaatine olduğu gibi velâyeti kendisine verilmeyen ebeveynin çocukların giderlerine katkıda bulunması gerektiğinden, çocuklar lehine iştirak nafakası hükmedilmesinin doğru, miktarlarının da makul olduğu, davasının kabulüne karar verilen kadın lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi de doğru olduğu gerekçesi ile davalı-davacı erkek vekilinin istinaf talebinin hükmün kusur belirlemesine yönelik dayanılan ve ispat edilen vakıalar yönünden gerekçesinin düzeltilerek diğer istinaf itirazlarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının asıl davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası, kadın lehine hükmedilen manevî tazminat, erkeğin reddedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri ve yargılama giderleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında kadının asıl davasının ispatlanıp ispatlanmadığı ve kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, velâyet düzenlemesinin uygun olup olmadığı, ortak çocuklar lehine tedbir ve iştirak nafakası ile kadın lehine manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, erkeğin reddedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri ve yargılama giderleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi,182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu ve 336 ncı madesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 297 nci, 323 üncü ve 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.