Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8479 E. 2024/6703 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan kusurun belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi ve tedbir nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek, yerel mahkemenin tarafların kusur durumunu ve buna bağlı olarak hükmettiği maddi-manevi tazminat ile tedbir nafakasını belirlemede usul ve yasaya uygun davrandığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1461 E., 2023/1356 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erdemli Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/339 E., 2021/80 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına ve ailesine sinkaflı hakaretler ettiğini, şiddet uyguladığını, bir çok kere evden kovduğunu, ilgisiz olduğunu, kadını hor gördüğünü, birlik görevlerini yerine getirmediğini, tehdit ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına, 30.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının erkeğe saygı göstermediğini, ailesinin yanında sürekli rencide edici konuştuğunu, aşağıladığını ve kötülediğini, aşırı kıskanç olduğunu, fiziksel şiddet uyguladığını, sürekli hakaret ettiğini, ev işlerini yapmadığını, nereye gittiği konusunda bilgi vermediğini, erkeğe bıçakla saldırdığını, çok defa konutun kapısını kilitleyip içeri almadığını, sürekli tehdit ettiğini, haksız yere uzaklaştırma kararı aldırarak evdeki eşyaları götürdüğünü iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; eşlerin evlilik sürecinde birbirlerine karşı, ölçülü, dikkatli ve özenli davranmadıkları, saygı ve anlayış göstermedikleri, tarafların birbirlerine hakaret ve küfürde bulundukları, birbirlerine karşı tahammülleri kalmadığı, dava tarihinden bir yıl kadar önce ayrı yaşamaya başladıkları, bu durumda birinin kusurunu, diğerinden ağır tutmanın mümkün bulunmadığı, tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile açılan asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın için karar kesinleşinceye kadar geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL tedbir nafakasına, kadının ve erekğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin kadını aldattığını belirterek, kusur belirlemesi, karşı boşanma davasının kabulü, reddedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası hakkında karar verilmemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadının çalıştığını belirterek, kusur belirlemesi, asıl boşanma davasının kabulü, reddedilen tazminatlar, kabul edilen tedbir nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kadının annesi tanık F.Ç.’un beyanında, erkeğin, kadına şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, en az on kez bu durumun gerçekleştiği, yani erkeğin kadına şiddet ve hakaret eyleminin süreklilik arz ettiği, yine kadının da, erkek tanığı, A. Ş.’in beyanı uyarınca, erkeğe hakaret ettiği, evin kilidini değiştirdiği , İlk Derece Mahkemesi tarafından da tespit edilen, tarafların birbirlerine hakaret ettikleri kusurlarının yanında, erkeğin kadına sürekli şiddet uyguladığı, kadının da, evin kilidini değiştirdiğine dair kusurların gerekçeye eklenerek, İlk Derece Mahkemesi tarafından tespit edilen ve yukarıda belirtilen kusurlar uyarınca, erkeğin ağır kusurlu kadının ise hafif kusurlu olduğu, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiğin gerekçesi ile tarafların kusur belirlemesi ile davacı-karşı davalı kadının maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf başvurularının kabulü ile kararının kusur belirlemesi ile kadının maddi ve manevi tazminatın talebinin reddine ilişkin kısımlarının kaldırılmasına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına esas tarafların kusurlu davranışları değerlendirildiğinde davacı-karşı davalı kadının hafif kusurlu, davalı-karşı davacı erkeğin ise ağır kusurlu olduklarının tespitine, kadın yararına 25.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; sunulan mesajların dikkate alınmadığını, mesajlarda erkeği evden kovduğunun ispatlandığını, kadının eşyaları da evden götürdüğünü, kusur belirlemesinin hatalı olduğunu belirterek, kusur belirlemesi, asıl boşanma davasının kabulü, reddedilen tazminatlar, kabul edilen tedbir nafakası ve kabul edilen tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı açılan açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl boşanma davasının kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak erkek ve kadın yararına maddi ve manevi tazminatın ve tedbir nafakasının yasal koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.