"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/655 E., 2023/850 K.
DAVA TARİHİ : 02.06.2016
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Geyve Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/192 E., 2022/489 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil talebi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Bölge Adliye Mahkemelerinin, yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemelerinin görev ve yetkisi hakkında verdikleri kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin üç numaralı alt bendi uyarınca kesin olup aynı Kanun’un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca temyiz edilemez.
Somut uyuşmazlıkta, Bölge Adliye Mahkemesince, muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil talebi yönünden görevsizlik kararı verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın gönderilmesine dair kesin olarak verdiği karar temyiz edilemez. Bu nedenle davalı ... vekilinin temyiz isteminin muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescili talebi yönünden reddine karar vermek gerekir.
Davalı ... vekilinin reddedilen yön dışında gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin davalılardan ... ile 1998 tarihinde evlendiklerini, aralarındaki anlaşmazlıklar nedeniyle 18.11.2016 tarihinde boşanma kararı aldığını, davalı ...'e anlaşmalı boşanmak istediğini söylediğini, 21.11.2016 tarihinde ...'in avukatının müvekkilini aradığını, nafaka istememesi ve talepte bulunmaması şartı ile anlaşmalı boşanmaya ikna etmeye çalıştığını, aynı akşam davalı ...'in aile konutu olan tek gayrimenkulü üzerindeki ipoteği kaldırıp satacağını ve kendisine 55.000,00 TL para vereceğini, kendisinin rızası olmadan işlemi yapamayacağını, ev üzerindeki ipotek nedeni ile eve haciz gelip satılmaması için alacağı para ile ipotekten kaynaklı borcu kapatacağını söylediğini, kendisinin de eşinin vereceğini söylediği para ile çocuklarıyla oturabilmek için bir ev peşinatı yapıp iş bulup kredi ile evi alabileceğini söyleyip razı olacağını bildirdiğini, 23.11.2016 tarihinde tapuya gitmek için sözleştiklerini, sonra eşi alıcının parayı 25.11.2016 tarihinde getirebileceğini işlemlerin ertelendiğini söyleyince inandığını, anlaşmalı boşanmaya inandığı için boşanma davasını askıya aldığını, avukata boşanma davası için vekalet tarihi ile dava açtığı tarihe bakıldığında bu durumun anlaşılacağını, 28.11.2016 tarihine kadar davalı erkeğin kendisini oyaladığını, bu tarihte de ne yaparsa yapsın anlaşma olmayacağını söylediğini, bunun üzerine kendisinin de avukatını arayıp çekişmeli boşanmak istediğini söylediğini, avukatının evde aile konutu şerhi olup olmadığını sorduğunu, gidip şerh koydur dediğini, tapuya gidince aile konutu olan taşınmazın komşuları ve davalı eşin en yakın arkadaşı olan diğer davalı ...'a devrettiğini öğrendiğini, tapuda satış gözükmekte ise kendisinden ve çocuklardan mal kaçırmak için muvazaalı devrettiğini, evde halen davalı erkeğin yaşadığını, İsmail'in de buranın aile konutu olduğunu bildiğini, davalı ... ile boşanma davasının devam ettiğini, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tesciline, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi gereğince taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmak görevinin Geyve Mahkemelerinin olduğunu, yetki itirazlarının olduğunu, davalının kendisine ait araçlarla öğrenci ve personel servis taşımacılığı yaptığını, işlerinin bozulduğunu, ticari hayatına devam edebilmek için bankalardan kredi çektiğini, ancak kredileri ödeyemediğini, bankalara borcunu ödeyebilmek için üzerinde ipotek bulunan dava konusu taşınmazın 23.11.2016 tarihinde diğer davalı ...'a sattığını, satış bedelinin davalı ...'in hesabına yatırıldığını, davalının da banka kredilerini ödeyerek kapattığını, davalının bankalara ve piyasalara olan borçlarını ödemek için tüm mal varlığını sattığını, yapılan satışın gerçek satış olduğunu, davalının halen kardeşi ile köyde yaşadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin Geyve Mahkemesi olduğunu, mahkemenin yetkisine itiraz ettiğini, taşınmazın diğer davalı ...'den 110.000,00 TL bedel ödeyerek tapu siciline güvenerek rayiç bedelini ödeyerek satın aldığını, davacı ile diğer davalının boşanma davası olup olmadığını bilmediğini, 23.11.2016 tarihinde evi satın aldıktan sonra sigorta işlemlerini yaptırdığını, içini tamir ettirdiğini, davalı ...'in evi kendisine boş olarak tescil ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.Sakarya 1. Aile Mahkemesinin 13.06.2017 tarihli ve 2016/1086 Esas, 2017/489 Karar sayılı kararı ile, "Mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Sakarya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 16.01.2018 tarihli ve 2017/2551 Esas, 2018/25 Karar sayılı kararı ile, "davacının istinaf talebinin kabulüne, kararın kaldırılmasına, dosyanın davaya bakmakla görevli olan mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiştir. Sakarya 1. Aile Mahkemesinin 28.02.2019 tarihli ve 2018/198 Esas, 2019/106 Karar sayılı kararı ile, yargılamaya devam edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 07.12.2021 tarihli ve 2019/1818 Esas, 2021/1948 Karar sayılı kararı ile "yetkisizlik kararı verilmesi için kararın kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiştir. Sakarya 1. Aile Mahkemesinin 01.02.2022 tarih, 2021/763 Esas, 2022/82 Karar sayılı kararı ile "mahkememizin yetkisizliğine, davacının talebi halinde dosyanın görevli Geyve Asliye Hukuk Mahkemesine (Aile Mahkemesi sıfatıyla) gönderilmesine" karar verilmiştir. Dosyanın Geyve Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesine gönderilmesi üzerine yargılamaya devam edilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile satışın gerçek bir satış olduğu ayrıca davalı ...'ın iyiniyetli olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla, tapu kaydının iptal edilmesine, davalı ... adına tesciline ve yarı oranında payının tescil edilmesine karar verilmesi gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın tüm yönlerden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı ... ile davalı ...'in 1998 yılında evlendikleri, incelemeye konu dava sırasında boşandıkları, boşanma kararının 11.11.2019 tarihinde kesinleştiği, taşınmaza aile konutu şerhi konulması davası ve aile konutundan kaynaklı tapu iptali tescil davası yönünden taraflar boşandığı için davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerektiği, dava konusu taşınmazın davacı ve eşi ...'in aile konutu olduğu, tarafların Geyve Tepecikler Mahallesinde oturdukları, komşu oldukları, davalı ...'in de taşınmazın aile konutu olduğunu bilebilecek durumda olduğu, dava konusu taşınmazın satışı sırasında somut, görgüye dayalı delillerle davacı kadının açık rızası olduğunun ispatlanamadığı dikkate alındığında davacı kadın, aile konutu şerhi konulması davası ve aile konutundan kaynaklı tapu iptali tescil davası yönünden dava açmakta haklı olduğu, davacı kadın yararına yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, davacının hem 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinde düzenlenen aile konutu hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebine, hem de 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 19 uncu maddesinde düzenlenen muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil talebinde bulunduğu, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un (4787 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi, 4721 sayılı Kanun'un ikinci kitabından, üçüncü kısım hariç olmak üzere kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağı, aynı Kanun'un 194 üncü maddesine dayalı tapu iptal ve tescil davasında Aile Mahkemelerinin görevli olduğu ancak 6098 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesine dayanılarak muvazaa sebebiyle açılan davalarda uyuşmazlığın çözüm yerinin genel mahkemeler olduğu, yani bu talebi inceleme görevinin Asliye Hukuk Mahkemelerinde olduğu, bu husus gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacının aile konutu şerhi konulması ve aile konutu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil davası yönünden istinaf talebinin kısmen kabulüne, muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil talebi yönünden istinaf talebinin diğer yönler incelenmeksizin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının tümden kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil talebi yönünden Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan bu dava yönünden görevsizlik kararı verilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, aile konutu şerhi konulması davası ve aile konutundan kaynaklı tapu iptali tescil davası yönünden istinaf talebinin kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davalar konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacı yararına yargılama gideri ve vekalet ücretine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili, satışın gerçek satış olduğunu, satış tarihinde davacının evi terk ettiğini, dava tarihinde taşınmazın aile konutu vasfının olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesi kararının çelişkili, usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tüm yönleriyle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, aile konutundan kaynaklı tapu iptal ve tescil davası olup, uyuşmazlık, davanın reddine karar verilmesinin gerekip gerekmediği, davanın açıldığı tarihte davacının haklı olup olmadığı, yargılama gideri ve vekalet ücretinin hangi taraf yararına hükmedilmesi gerektiği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 2 nci, 6 ncı, 194 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 326 ncı maddesi, 331 maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 4787 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6098 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı ... vekilinin, Bölge Adliye Mahkemesinin, muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil talebi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine ilişkin kararına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2. Davalı ... vekilinin diğer yönlere ilişkin temyizinin incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.03.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.