Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8607 E. 2024/5225 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tarafların kusur oranları, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur oranları, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırı dikkate alınarak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet kuralı gözetilerek, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/889 E., 2023/997 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 17. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/258 E., 2021/160 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, ziynet alacağının tefrikine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının erkeğe hakaret ettiği, aşağılayıcı sözler söylediği, sürekli maddî beklentiler içinde olduğu, erkekle aynı yatağı paylaşmadığı, aile apartmanında oturmasına rağmen komşularına selam dahi vermek istemediğini, erkeği sevmediğini ve boşanmak istediğini söylediğini iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili karşı dava ve karşı dava cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin ticari kazançlarını annesine devrettiğini, erkeğin ailesinin çat kapı evlerine geldiğini, kadının ihtiyaçlarını yeterince gidermediğini, ekonomik şiddet uyguladığını, erkeğin 2019 yılının ilk aylarından itibaren müşterek konuta gelmediğini daha sonra abonelikleri kapattırdığını, kadını müşterek konuttan çıkartmak için erkeğin annesinin ihtarname gönderdiğini, erkeğin boşanmak istediğini söylediğini iddia ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 4.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının, erkeğe karşı "Allah belanı versin" dediği, kadının müşterek konutta durmadığı, vaktinin büyük kısmını annesinin evinde geçirdiği, erkeğin ise; müşterek konutun anahtarını annesine verdiği, erkeğin annesinin müşterek konuta istediği gibi girdiği, erkeğin sürekli annesinden yana tavır alarak kadını dışladığı, yine tarafların aile apartmanında oturmaları nedeniyle sürekli tartıştıkları, erkeğin kadını istemediğini ve sevmediğini söylediği, bu haliyle tarafların eşit kusurlu olduğunun anlaşılmasına asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına, 24.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, kusur durumu göz önüne alınarak tarafların tazminat taleplerinin reddine, ziynet alacağının tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, karşı davanın kabulü, nafaka ve tazminatlarla ilgili hükümler yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, nafaka miktarı ve tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının müşterek konutta kalmayıp vaktinin büyük kısmını annesinin evinde geçirdiğine ilişkin vakıaya dayanılmadığı halde bu durumun kadına kusur olarak yüklenmesinin doğru olmadığını, Kadının erkeğe "Allah belanı versin" dediği, çok fazla alış veriş yaptığı, erkeğin ise; evin anahtarını annesine vermesi nedeniyle annesinin teklifsizce tarafların evine girip çıktığı, kadının evliliğini kurtarmak için erkeğin annesi ile ilişkisini düzeltmeye çalıştığı, erkeğin boşanmak istediğini, kadını istemediğini, sevmediğini söyleyerek evden ayrıldığı, ardından erkeğin ailesi tarafından evin elektrik, doğalgaz ve suyunun kestirildiği, erkeğin annesi tarafından evden çıkması yada kira ödemesi için ihtarname çekilmesi üzerine kadının müşterek konuttan ayrıldığı bu haliyle erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğu, her iki davanı kabulü ile ağır kusurlu olan erkeğin tazminat taleplerinin reddi ile az kusurlu olan kadının koşulları oluşmakla lehine maddî ve manevî tazminata karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile tazminat taleplerinin reddinin doğru olmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşecek kadın lehine tarafların yaşları, müşterek çocuklarının bulunmayışı, evlilik süreleri dikkate alınarak toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi ve bunun miktarının uygun olduğu gerekçesi ile erkeğin kusur tespiti, kadının davasının kabulü ve yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf talepleri ile kadının erkeğin davasının kabulü ve yoksulluk nafakası miktarına ilişkin istinaf talebinin ayrı ayrı esastan reddine, kadının kusur tespiti ve tazminat taleplerine ilişkin istinaf taleplerinin kabulü ile kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve miktarı, kadın yararına tazminatlar hükmedilmesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, yoksulluk nafakasının toptan olması ve miktarı, tazminatlar miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulünün doğru olup olmadığı, maddî ve manevî tazminata, yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddelerinde düzenlenen hakkaniyet kuralları dikkate alınarak 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

3.Davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında, 4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrası nazara alınarak, hâkimin takdir yetkisi çerçevesinde "toptan ödeme" kararı verilmesinde kanuna aykırı bir durum yok ise de; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın yararına takdir edilen toptan yoksulluk nafakası miktarının az olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda Mahkemece 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile toptan yoksulluk nafakası miktarları yönünden BOZULMASINA,

2.Davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Oğuzhan'a yükletilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıran Tuğçe'ye iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.