Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8696 E. 2024/7482 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, ilk derece mahkemesince verilen ve protokoldeki cezai şart hükmünü içeren kararın tavzihinin kabulünün yerinde olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesi kararının protokoldeki cezai şart hükmüne ilişkin kısmının, usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/926 E., 2023/1231 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/1266 E., 2018/1737 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı erkek tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; şiddetli geçimsizlik sebebiyle birbirlerine uyum sağlayamamış olduklarını 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın cevap dilekçesinde, 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların evliliklerinin üzerinden bir yılı aşkın süre geçmesi ve davacı tarafından açılan davanın davalı tarafından kabul edilmesi nedeniyle, davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin üçüncü maddesi uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin davalı anneye verilmesine, davacı baba ile kişisel ilişki tesisine, ortak çocukların eğitim masraflarının 25 yaşına kadar davacı tarafından karşılanacağına, taraflar karşılıklı olarak birbirlerinden herhangi bir nafaka, maddî ve manevî tazminat, eşya, ziynet alacağı, evlilik birliği içinde edinilen tüm menkul ve gayrimenkul mallarla ilgili olarak katkı payı, katılma alacağı, değer artış payı, ortak oldukları şirketlerin hisse, hisse bedeli, devre ilişkin gelir, temettü, şirketlerin edindiği menkul ve gayrimenkullar, kar payı ve her ne ad adı altında olursa olsun alacak ve tazminat talep etmediklerinden bu konularda karar verilmesine yer olmadığına, 09.07.2018 tarihli tarafların hazırlamış olduğu, protokolün 1,3,4,5 (a,b,c,d,),6 (a,b,c) bendinin aynen onanmasına, 5(e) maddesinde her bir satış için bu maddeye aykırı hareket edilmesi halinde karşı tarafın 100.000 ABD karşılığı o günki Türk parasını cezai şart olarak ödenmesine olarak onanmasına, davacı da kabul ettiğinden davalının evlilik soyismini kullanmaya devam etmesine, taraflar arasında düzenlenen protokolün onanmasına, kararın eki sayılmasına karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin 16.03.2023 tarihli ek kararı ile kararda maddi hata bulunmadığından tavzih talebinin yerinde olmadığı, gerekçeli kararın tebliğinin usulsüz olmadığını belirterek tashih ve tavzihe ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerekçeli kararın usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, bir kereye mahsus 100.000 dolar cezai şart ödeyecekken gerekçeli kararda her bir satış için 100.000 dolar yazıldığını, bunun kabul edilebilir bir durum olmadığını, müvekkilinin gerçek iradesini yansıtmadığını, maddî hatanın tavzihine karar verilmesi gerektiğini, protokolde yazılı bulunan şekilde gerekçeli kararın düzelmesi gerektiğini belirterek asıl karar ile tashih ve tavzih talebinin reddine ilişkin 16.03.2023 tarihli ek karar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalının asıl karara yönelik istinaf başvuru dilekçesinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi gereğince süre yönünden reddine, davalının tavzih talebinin reddine ilişkin 16.03.2023 tarihli ek kararına yönelik istinaf talebinin 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin 16.03.2023 tarihli ek kararının kaldırılmasına, davalının tavzih talebinin kabulüne, Ankara 1. Aile Mahkemesinin 04.12.2018 tarih ve 2018/1266 Esas, 2018/1737 Karar sayılı kararının "09.07.2018 tarihli tarafların hazırlamış olduğu 1,3,4,5 (a,b,c,d), 6 (a,b,c) bendinin aynen onanmasına, 5 (e) maddesinde her bir satış için bu maddeye aykırı hareket edilmesi halinde karşı tarafın 100.000 ABD karşılığı o günki Türk parasını cezai şart olarak ödemesine olarak onanmasına" ilişkin 6. bendinin yerine "09.07.2018 tarihli tarafların hazırlamış olduğu 1,3,4,5 (a,b,c,d, e), 6 (a,b,c) bendinin aynen onanmasına" şeklinde tavzihine, tavzihin kararın eki sayılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi'nin 2023/926 E., 2023/1231 K. sayılı "09.07.2018 tarihli tarafların hazırlamış olduğu, 1,3,4,5 (a,b,c,d), 6 (a,b,c) bendinin aynen onanmasına, 5 (e) maddesinde her bir satış için bu maddeye aykırı hareket edilmesi halinde karşı tarafın 100.000 ABD karşılığı o günkü Türk Parasını cezai şart olarak ödemesine olarak onanmasına" ilişkin 6. bendinin yerine "09.07.2018 tarihli tarafların hazırlamış olduğu, 1,3,4,5 (a,b,c,d,e), 6 (a,b,c) bendinin aynen onanmasına" şeklinde tavzihine dair usul ve kanuna aykırı kararının temyizen incelenerek müvekkil lehine bozulması yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tavzih talebinin kabulünün yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 304 üncü ve 305 inci maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.