"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1408 E., 2023/1505 K.
DAVA TARİHİ : 01.06.2022
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar verilmesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/436 E., 2023/344 K.
Taraflar arasındaki davacı tarafından açılan velayetin değiştirilmesi, nafakanın kaldırılması olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince velayet değiştirilmesi ile nafakanın kaldırılması yönünden davanın reddine, kişisel ilişki süresi yönünden davanın kabulüne, çocuklarla baba arasında daha uygun süreli kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davalı vekilinin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşandıkları tarihte ortak çocukların yaşı gereği velayetlerinin anneye bırakıldığını, o tarihte tarafların aynı ilde yaşadıklarını, sonrasında her iki tarafın da yaşadıkları yerlerin değiştiğini, annenin kişisel ilişki sürelerinde sorun çıkardığını, kendi kişisel hırslarına yenik düştüğünü, çocukların yaşı itibariyle babalarına ihtiyaçlarının arttığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 183 üncü maddesi gereğince velayetin babaya verilmesine ya da ortak velayete hükmedilmesine, velayetin babaya verilmesi halinde ortak çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılmasına, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde 4721 sayılı Kanun’un 182 nci maddesi gereğince kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, çocukların yaşı gereği anne bakım ve sevgisine ihtiyaç olduğu dönem olduğunu, baba ile kişisel ilişki kurulması konusunda şahsi gayretleri ile uğraştığını, telefonla dahi görüştürdüğünü, ortak çocuk Lina’nın doğuştan brakial pleksus hastası olduğunu, annesinin yardımı olmadan işlerini yapamadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durumun olmadığını, velayet kendisinde olmayan ebeveynin çocukların giderlerine katılmak zorunda olduğunu bu nedenle velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması talebi yönünden davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini; çocukların yaşı ve yüksek menfaati gereğince boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişki süresinin değiştirilmesinin gerektiği gerekçesi ile kişisel ilişki süresinin değiştirilmesi talebi yönünden davacı babanın davasının kabulüne, baba ile çocuklar arasında daha önce kurulan kişisel ilişkinin değiştirilerek baba ile velâyetleri annede bulunan ortak çocuklar arasında her ayın 1. ve 3. Cumartesi günleri saat 10:00 dan ertesi günü saat 17:00 a kadar; dini bayramların (Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı) 2. günü saat 10:00 ile ertesi günü saat 17:00 arası, her yıl sömestir tatilinin 2. Haftasının ilk Pazartesi saat 10:00 ile takip eden Pazar günü saat 17:00'a kadar, ayrıca 01 Temmuz saat 10:00 ile 31 Temmuz saat 17:00 arasında kişisel ilişki tesisine, kabul edilen dava yönünden davacı lehine, reddedilen davalar yönünden davalı lehine vekalet ücretine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalarının birden fazla talep arasında seçimlik olarak belirtilen terditli dava olduğunu, reddedilen talepleri yönünden vekalet ücretine karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek kararın aleyhine hükmedilen vekalet ücreti yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; çocukların yaşı itibariyle anne bakım ve şefkatine muhtaç olduklarını, bu kadar uzun süreler evlerinden ayrı kalmalarının mümkün olmadığını, ara tatillerin neredeyse tamamının baba yanında kalmalarına karar verilmesinin doğru olmadığın ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tümü yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekilinin dava dilekçesinde terditli talepte bulunduğunu, İlk Derece Mahkemesince terditli taleplerin ikincisinin kabul edildiğini, terditli taleplerden reddedilen velayetin değiştirilmesi ve nafakanın kaldırılması yönünden davalı lehine hatalı olarak vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını; çocukların babaları ile yatılı ilişki kurulabilecek yaşta oldukları gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle hükmün davacı aleyhine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin 7. Bendinin tamamen hükümden çıkarılmasına; davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin (1) inci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesinde belirttikleri itirazları tekrarlamakla birlikte, uzun ve yatılı olarak kurulan kişisel ilişkinin çocukların yüksek yararına aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesince her bir talep yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması ve yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tümü yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Mahkemece çocuklar ve baba arasında kurulan kişisel ilişki süresinin ve şeklinin çocukların yüksek yararına uygun olup olmadığı ile terditli davalarda kabul ve reddedilen her bir talep yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine karar verilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 182 nci, 183 üncü, 323 üncü, 324 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 111 inci maddesi, 323 üncü ve 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.01.2024tarihinde oy birliğiyle karar verildi.