"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/991 E., 2023/1614 K.
DAVA TARİHİ : ...
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kuşadası Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/256 E., 2023/64 K.
Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların1987 yılında İran'da evlendiklerini, ve 21.05.2018 tarihli Shiraz Aile Mahkemesi 8. Şube kararı uyarınca İran İslam Cumhuriyeti Ülke Tapu Kadastro ve Değerli Evrak Kayıt Kurumu tarafından düzenlenen boşanma senedi ile boşandıklarını, iş bu boşanma türünün kesin ve tek celsede olmakla 07.10.2018 tarihinde kesinleştiğini, boşanma senedinin aslı ve tercümesinin sunulduğunu belirterek boşanma senedinin Türkiye'de tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Türkiye'de açtığı dava devam ederken, davacının tek taraflı olarak yürüttüğü ve İran'da aldığı kararın geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tanınması istenen noter senedinin çevirisinin incelenmesinde; erkek tarafından boşanma isteminde bulunulduğu, Shiraz Aile Mahkemesi 8. Şubesince 21.05.2018 düzenleme tarihli kararla, boşanma konusunda davacının isteğini yerinde bulunarak, erkeğe herhangi bir notere müracaat ederek boşanmanın icrasının yaptırıp tescil ettirmesine izin verildiği, dosyaya sunulan belgelere göre, mahkeme kararı uyarınca erkek tarafından notere başvurulması üzerine noter tarafından boşanma belgesi düzenlendiği, yabancı mahkemece tarafların boşanmalarına karar verilmediği, erkeğe üç ay süreyle geçerli olmak üzere notere başvurmak için boşanma yetkisi verildiği, bu durumda ortada yabancı mahkemece verilmiş bir boşanma kararı bulunmadığı, tek taraflı irade beyanıyla boşanma yetkisinin verilerek kadının iradesinin yok sayılması niteliğindeki kararın, kamu düzenine aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek vekili özetle; tarafların boşanma davasında İran Hukukunun uygulandığını, o ülkenin usulüne uygun bir şekilde işlem yapıldığını belirterek davanın reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili özetle; istinaf sebeplerini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların İran İslam Cumhuriyetinde gerçekleşen boşanmalarına yönelik ilamın Türkiye'de tanınması ve tenfizi davasında davacı tarafından sunulan belgelerin kanunun aradığı şartları taşıyıp taşımadığı, davanın reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 323, 326, 370 ve 371 inci maddeleri, 5718 sayılı Milletler Arası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun 53 ve 58 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilice temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...