Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8953 E. 2023/6378 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının azlığı nedeniyle yapılan temyiz başvurusu.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırı gibi hususları değerlendirerek takdir ettiği tazminat miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2023/259 E., 2023/384 K.

DAVACI- DAVALI : ... vekili Avukat ...

DAVALI- DAVACI : ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davalarında İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadın yararına maddî ve manevî tazminata karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, ekonomik şiddet uyguladığını, sık sık alkol alarak evlilik birliğini ihmal ettiğini, erkeğin başka kadınlar ile sadakat yükümlülüğünü ihlal edecek şekilde mesajlaştığını, erkeğin evin ihtiyaçlarını karşılamadığını, en son müvekkilinin erkeği bir kadın ile gördüğünü sonrasında ayrıldıklarını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası, kadın lehine yasal faiziyle 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının evi ve eşi ile ilgilenmediğini, kadına müvekkilinin ev almasından sonra kadının hal ve davranışlarının değiştiğini kötü davranmaya başladığını, bir sabah uyandığından kadının ev eşyalarını ve evdeki ziynet eşyalarını da alarak gittiğini, sonrasında boşanma dava dilekçesi ile karşılaştıklarını, kadının maddî menfaat temin etmeye çalıştığını, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek tarafların boşanmalarına lehine 100.000,00 TL maddî tazminat ile 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 23.09.2021 tarihli ve 2021/83 Esas, 2021/377 Karar sayılı kararıyla; erkeğin güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadının ise müşterek konuttan ayrılırken erkeğe ait paraları ve ev eşyalarını habersiz götürerek ekonomik güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, her iki tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, tarafların tazminat taleplerinin reddine, kadının daha ağır kusurlu olmadığı, ev hanımı olduğu ve gelirinin bulunmadığı boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılmakla tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları ile hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kadın lehine aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 19.01.2022 tarihli ve 2021/3057 Esas, 2022/144 Karar sayılı kararıyla; kadının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın vekilince temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 19.04.2022 tarihli ve 2022/2092 Esas, 2022/3807 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece kadına kusur olarak müşterek konuttan ayrılırken erkeğe ait paraları ve ev eşyalarını habersiz götürmek suretiyle, ekonomik güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu kusuru yüklenilmişse de tanığın görgüye dayalı bilgisinin bulunmadığı, kanaatini Mahkemeye aktardığı, usulüne uygun ispatlanmayan vakıa nedeniyle kadına kusur yüklenemeyeceği, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, Mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren vakıalarda erkeğin tam kusurlu olduğu, Mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekirken, kadının tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğu, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlerden bozulmasına, hükmün bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesinin 24.11.2022 tarihli ve 2022/223 Esas, 2022/415 Karar sayılı kararıyla; erkeğin tam kusurlu olduğu, boşanmada kusuru bulunmayan kadının, mevcut veya beklenen menfaatlerinin boşanma yüzünden zedelenmiş bulunduğu ve boşanmaya neden olan olayların kişilik haklarına saldırı teşkil edecek nitelikte olduğu anlaşıldığından, evlilik süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile kusur durumu nazara alınarak kadın lehine boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 30.000,00 TL maddî ve 35.000,00 TL manevî tazminata, kadının gelirinin bulunmaması ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği sabit olmakla kadın lehine aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, kadının fazlaya ilişkin yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine, kesinleşen yönlerden ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, verilen karara karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 22.03.2023 tarihli ve 2023/1249 Esas, 2023/1247 Karar sayılı kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu, daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerektiği gerekçesiyle temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatın miktarı yönlerinden kadın yararına bozulmasına,

erkek vekilinin tüm, kadın vekilinin sair temyiz tirazlarının reddi ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmada kusuru bulunmayan kadının, mevcut veya beklenen menfaatlerinin boşanma yüzünden zedelenmiş bulunduğu ve boşanmaya neden olan olayların kişilik haklarına saldırı teşkil edecek nitelikte olduğu anlaşıldığından, evlilik süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile kusur durumu nazara alınarak kadın lehine boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 75.000,00TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kusur belirlemesi, kadının davasının kabulü, tazminatlar ve faizin başlangıç tarihi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın için hükmedilen tazminatların miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı- davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...