"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1547 E., 2023/1586 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Niğde 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/565 E., 2023/283 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle: kadının evlendiği günlerden beri davalıdan hem fiziksel hem sözlü olarak şiddete uğradığını, evin geçimi ile ilgilenmediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, taşınmazı devrettiğini, evde biriktirilen 68 çeyrek altını alarak ailesinin evine götürdüğünü, hakaret ve tehditlerde bulunduğunu, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, aylık 1.500,00TL tedbir/ iştirak, aylık 3.000,00TL tedbir/yoksulluk nafakasına, 150.000,00 TL maddi ve 150.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Davacı karşı davalının daha önce erkek aleyhine boşanma (çekişmeli) velayet, nafaka, tazminat talepli dava ikame ettiklerini, davanın feragat sebebiyle reddedildiğini, kadının iddialarının doğru olmadığını, kadının sağlık durumundan dolayı eşini küçük görmeye başladığını, aşağılayıcı hakaretlerde bulunduğunu belirterek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
tarafların boşanmalarına 500.000,00 TL maddi 500.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile beraber ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile feragatle kapanan boşanma davasından sonra bir araya gelen taraflar arasında kurban bayramı arefesinde yaşanan kavgada erkek eşin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, bu kavga esnasında erkek eşin kadına "öl geber" demekle sözlü şiddet uyguladığı, evin geçimi konusunda birlik yükümlülüklerini ihlal ederek ekonomik şiddet uyguladığı, erkek eşin müşterek konutta bulunan 68 çeyrek altını karısının haberi ve rızası olmaksızın alıp kendi annesine götürdüğü, bunu hem ortak çocuk ve tanık olan Mustafa'nın yanında ikrar ettiği hem de altınları götürdüğü yer olan annesinin evinden altın getirmesini Mustafa'dan istemesi ve ortak çocuk Mustafa'nın da babaannesi evinde erkek eşin istediği altınları bulması ile erkek eşin karısına karşı ekonomik güveni sarsan davranışlarda bulunduğu, karşı davada erkek eşin üzerinin temiz ve ütülü olmadığı, çoraplarının yırtık olduğu kadın eşin kocasının kıyafet temizliği konusunda birlik yükümlülüklerini ihlal ettiği, kadın eşin erkek eşe fiziksel şiddet uyguladığı, Niğde 5. Asliye Ceza Mahkemesi 2021/461Esas-2022/288Karar sayılı dosyasında erkek eş tarafından fiziksel şiddete maruz kaldığını söyleyip yargılamaya neden olan kadının mahkemede alınan beyanında sanık olan erkek eş hakkında asılsız suçlamada bulunduğunu dile getirdiği, kadının 15.04.2022 tarihli celsede alınan beyanına istinaden hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, eşinin yargılanması için yalan ve yanıltıcı beyanda bulunan kadın eşin sayılan bu eylemleri ile kusurlu olduğu, davalı karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk lehine aylık 1.000,00 TL tedbir/iştirak nafakasına hükmedilmesine, kadın lehine aylık 1.800,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, kadın lehine 20.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; kusur tespiti, nafaka ve tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; kusur tespiti, kabul edilen kadının davası, aleyhine hükmedilen nafaka, tazminat, velayet yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mahkemece dosya içerisine alınan Niğde 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/461 Esas ve 2022/288 karar sayılı dosyasında; kadının, erkek tarafından fiziksel şiddete maruz kaldığını söyleyerek asılsız beyanda bulunduğunu beyan ettiği, kadının 15.04.2022 tarihli celsede alınan beyanına istinaden hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, davalı-karşı davacı erkeğin yargılanması için yalan ve yanıltıcı beyanda bulunduğundan bahisle kusurlu olduğu belirtilmiş ise de; bu olaydan sonra tarafların birlikte yaşamaya devam ettikleri (ilk boşanma dosyasının, bu olaydan sonra açıldığını) anlaşılmakla, kadına yüklenen "eşinin yargılanması için yalan ve yanıltıcı beyanda bulunma" vakıası isabetsiz olduğu, erkeğin fizikşel şiddet vakıasına dayanak olarak sunduğu cd'nin incelenmesinde kadının erkeğe fiziksel şiddet uyguladığına ilişkin bir görüntünün bulunmadığı,bunun dışında başka bir delille bu vakıayı ispatlayamadığı anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesince kadına yüklenen fiziksel şiddet vakıası isabetsiz olduğu, kadın dava, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçesinde dilekçesinde erkeğin öl geber şeklinde söz söylediği vakıasına dayanmadığı, İlk Derece Mahkemesince bu vakıanın erkeğe kusur olarak yüklenmesi isabetsiz olduğu, toplanan deliller hepbirlikte değerlendirildiğinde; erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı,evdeki altınları kadının rızası ve haberi olmadan alıp götürdüğü,evin ihtiyaçlarını yeterince karşılamadığı,evlilik içinde edinilen taşınmazı eşinin rızası ve haberi olmadan başka bir kişinin üzerine devrettiği, müşterek konutun mutfak camını kırdığı,kadının ise eşinin kıyafetlerini yıkamayarak birlik görevini ihmal ettiği, erkeğin yine ağır, kadının az kusurlu olduğu, boşanmaya sebep olan olaylarda daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddi desteğini yitiren kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi yerinde ise de miktarı az olduğu gerekçesi ile tarafların kusur tespiti ve kadının tazminatların miktarı yönünden istinaf taleplerinin kabulüne, ilgili bentlerın kaldırılmasına, 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın kadına verilmesine, sair istinaf taleplerinin esastan rddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı karşı davalı kadın vekili; kusur tespiti, yoksulluk ve iştirak nafakası ile tazminatların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı karşı davacı erkek vekili; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakaların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına nafaka ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.