"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1002 E., 2023/1231 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Ankara 14. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/549 E., 2022/185 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının çevresine erkeği kötülediğini, erkeğin kök ailesi ile görüşmesini istemediğini, çalışmaya başladıktan sona eve katkı sağlamadığını, çocukları babasına karşı doldurduğunu iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına,erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının doğru olmadığını, erkeğin alkol aldığını, kadına karşı her tülü şiddeti uyguladığını, kadına hakaret ettiğini, kadını tehdit ettiğini, kadına, çocuklara ve eşyalara zarar verdiğini, sorumluluklarını yerine getirmediğini, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, son yaşanan olayda kadına küfür ve hakaret ederek fiziksel şiddet uyguladığını, kadının kök ailesiyle ve erkeğin ailesiyle görüşmesi konusunda da kurallar koyduğunu, kadına para vermediğinden kadının çalışmak zorunda kaldığını belirterek davanın reddine, kadın yararına aylık 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı kadına yönelik hakaret içeren sözler söyleyen, fiziksel şiddet uygulayan, ölümle ve silahla tehdit eylemlerinde bulunan, davalı kadına para vermeyerek kadının evlilik birliğinde maddî sıkıntılar yaşamasına ve çalışmak zorunda kalmasına sebebiyet veren, davalı kadına erkeğin ailesiyle görüşmeme kuralı koyan, kadının haberi olmadan köye giden, sürekli alkol kullanan ve eve geç gelen, davalı kadını evden kovan davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu, davalı kadının ise çalışmasına rağmen ortak konutun ortak giderlerine katılmaması ve davacı erkeğin köye ailesinin yanına gitmesini istememesi nedenleriyle az kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, davalı kadının evlilik birliğindeki durumuna göre yoksulluğa düşeceği, davalı kadının yıllık toplam elde ettiği gelirin aylık olarak hesaplandığı takdirde erkeğin gelirine göre daha az miktarda olduğu, böylelikle kadının maddî durumunun evlilik hayatına nazaran daha kötüleşeceğinden kadın yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, kadının mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedeleneceğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına yasal faizi ile birlikte 80.000,00 TL maddî ve 80.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kadın lehine yoksulluk nafakası ile tazminat koşulları oluşmadığı, kadının çalıştığını ve ücretinin erkeğin gelirine yakın olduğu, kusur değerlendirmesi, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafaka miktarları, erkek lehine tazminat koşullarının oluştuğu yönlerinden istinaf dilekçesi sunmuştur.
2.Davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı erkeğin tam kusurlu olduğunu, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının az olduğunu, nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılması yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi'nin verdiği kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kadın lehine yoksulluk nafakası ile tazminat koşulları oluşmadığı, kadının çalıştığını ve ücretinin erkeğin gelirine yakın olduğu, kusur değerlendirmesi, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafaka miktarları, erkek lehine tazminat koşullarının oluştuğu yönlerinden temyiz dilekçesi sunmuştur.
2.Davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı erkeğin tam kusurlu olduğunu, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının az olduğunu, nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılması yönünden temyiz dilekçesi sunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulünün doğru olup olmadığı, kadın lehine maddî ve manevî tazminata ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ve mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı erkeğin tüm, davalı kadının aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddelerinde düzenlenen hakkaniyet kuralları dikkate alınarak 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının davalı kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat miktarı yönlerinden BOZULMASINA,
3.Davacı erkek vekilinin tüm, davalı kadın vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran davalıya iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.