"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1779 E., 2022/1612 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun süre yönünden reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 21. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/321 E., 2022/826 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 12.06.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... geldi. Başka gelen olmadı. Karşı taraf davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ...'ın mazeret dilekçesi gönderdiği görüldü. Okundu dosyasına konuldu. Belgelendirilmeyen mazeretin reddine karar verildi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava, dilekçesinde özetle; tarafların 2018 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocukları olmadığını, erkeğin, kadına ait ziynet eşyalarını zorla aldığını ve iade etmediğini, aile içinde kalması gerekenleri başkaları ile paylaştığını, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, psikolojik şiddet uyguladığını iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminat, ziynet alacağının iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap, karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, ortak konutu terk ettiğini, birlik görevini ihmal ettiğini, ziynet eşyalarının ise ortak konuta hırsız girmesi sonucu çalındığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, erkek yararına 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; her iki davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, tarafların tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 400,00 TL tedbir nafakası, karar tarihinden karar kesinleşinceye kadar aylık 500,00 TL tedbir nafakası, karar kesinleştikten sonra 18.000,00 TL toptan yoksulluk nafakası, 12.000,00 TL ziynet eşyası bedelinin ise yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin 15.08.2022 tarihinde yazılan ek kararıyla; 16.06.2022 tarihli gerekçeli karar evrakının, gerekçe ve yargılama giderlerine ilişkin kısım yazılmadan sehven onaylandığı, ilgili evrakın düzeltme talep formu ile sildirilemediği ve bu sebeple 16.06.2022 tarihli 2019/321 Esas, 2022/826 Karar sayılı gerekçeli karar evrakının ek karar başlığından yeniden UYAP sistemine eklendiği, bu suretle yapılan değerlendirme neticesinde; erkeğin, birlik görevlerini ihmal ettiği, kadına ailesinden para istemesini söylediği, kadının ise hakaret ettiği, bu hususun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın da kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olmaları sebebiyle tarafların tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği, evlilikte geçen süre dikkate alınarak kadın yararına dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 400,00 TL tedbir nafakası, karar tarihinden karar kesinleşinceye kadar aylık 500,00 TL tedbir nafakası, karar kesinleştikten sonra 18.000,00 TL toptan yoksulluk nafakası, 12.000,00 TL ziynet eşyası bedelinin ise yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu bir davranışının olmadığı, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, yoksulluk nafakası miktarının ise az olduğu, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, yoksulluk nafakası miktarı ve ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekil istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kadın yararına nafakaya hükmedilmesi şartlarının oluşmadığı ve ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, nafakalar ve ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi tarafından 15.07.2022 tarihinde yazılan gerekçeli kararın taraf vekillerine 10.08.2022 tarihinde tebliğ edildiği, bu kararın gerekçe ve yargılama giderlerine ilişkin kısımları yazılmadan sehven onaylandığı ve düzeltme talep formu ile silinemediğinden ek karar evrakı oluşturulduğu, 15.08.2022 tarihinde yazılan ek kararın ise 21.08.2022 tarihinde taraf vekillerine tebliğ edildiği, ek karar başlığı altında yazılan gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihine göre istinaf süresi 05.09.2022 tarihinde gün sonunda sona erdiği, bu durumda davacı-karşı davalı kadın vekilinin 08.09.2022 havale tarihli istinaf dilekçesi ile davalı-karşı davacı erkek vekilinin 07.09.2022 havale tarihli istinaf dilekçesinin süresinde olmadığı belirtilerek; taraf vekillerinin istinaf taleplerinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun süreden reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararının 05.08.2022 tarihinde tebliğ edildiği, istinaf süresinin bitim tarihinin adli tatil bitim tarihinden bir hafta sonraya denk geldiği, ek kararın tebliğ alındığı tarihin dikkate alınmasının hatalı olduğu, gerekçeli kararın taraflara tebliği ile istinaf süresinin başladığı, ek kararın tebliği ile istinaf süresinin yeniden başlamadığı, ziynetler yönünden verilen kararın da kesin nitelikte olmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf dilekçesinde belirtilen gerekçeler ile kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, yoksulluk nafakası miktarı ve ziynet alacağı davasının reddedilen kısımları yönünden hatalı olduğu belirtilerek; temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan karşılıklı boşanma istemine ilişkin olup uyuşmazlık, davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesinin süresinde sunulup sunulmadığı ile istinaf dilekçesinin süreden reddine karar verilmesinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 297 inci maddesi, 305/A maddesi, 345 inci maddesi, 346 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Dava; karşılıklı boşanma istemine ilişkin olup İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesince 15.07.2022 tarihinde yazılan ve karar formatında olan gerekçeli kararda, gerekçe ve yargılama giderlerine dair kısmın yer almadığı, kararın bu hali ile onaylandığı, İlk Derece Mahkemesince gerekçeli kararın silinmesi amacıyla talep formunun düzenlendiği ve ilgili talebin reddedildiği, bu durum karşısında İlk Derece Mahkemesince, herhangi bir talep olmaksızın ek karar adı altında 15.08.2022 tarihli kararın oluşturulduğu ve 15.07.2022 tarihinde yazılan gerekçeli karardaki eksiklerin tamamlanmak suretiyle onaylandığı, 15.07.2022 tarihinde yazılan gerekçeli kararın taraf vekillerine 10.08.2022 tarihinde, 15.08.2022 tarihinde yazılan ek kararın ise taraf vekillerine 21.08.2022 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, İlk Derece Mahkemesi kararının taraf vekillerince istinaf edildiği ve istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesi tarafından İlk Derece Mahkemesi tarafından 15.07.2022 tarihinde yazılan gerekçeli kararın taraf vekillerine 10.08.2022 tarihinde tebliğ edildiği, bu kararın gerekçe ve yargılama giderlerine ilişkin kısımları yazılmadan sehven onaylandığı ve düzeltme talep formu ile silinemediğinden ek karar evrakı oluşturulduğu, 15.08.2022 tarihinde yazılan ek kararın ise 21.08.2022 tarihinde taraf vekillerine tebliğ edildiği, ek karar başlığı altında yazılan gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihine göre istinaf süresi 05.09.2022 tarihinde gün sonunda sona erdiği, bu durumda davacı-karşı davalı kadın vekilinin 08.09.2022 havale tarihli istinaf dilekçesi ile davalı-karşı davacı erkek vekilinin 07.09.2022 havale tarihli istinaf dilekçesinin süresinde olmadığı belirtilerek; taraf vekillerinin istinaf taleplerinin süre yönünden ayrı ayrı reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından yukarıda belirtilen hususlarda temyiz edilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; İlk Derece Mahkemesi tarafından yazılan 15.07.2022 tarihli gerekçeli karar da her ne kadar gerekçe ve yargılama giderlerine ilişkin düzenleme mevcut değilse de kararın, gerekçeli karar şablonuna uygun bir şekilde oluşturulduğu, gerekçeli kararda eksikler bulunmasının mahkemece re'sen bu durumun ele alınarak eksikleri tamamlayabileceği anlamına gelmediği, nitekim 6100 sayılı Kanun'un 305/A maddesinin; "Taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir." içeriğini haiz olduğu ve ilgili madde hükmünde de mahkemenin mevcut eksikliği re'sen ele alamayacağının belirtildiği, mahkemenin gerekçeli kararında bulunan eksikliğin istinaf veyahut temyiz aşamasında ele alınıp inceleneceği, bu kapsamda İlk Derece Mahkemesince yazılan 15.08.2022 tarihli ek kararın 6100 sayılı Kanun'un 297 inci maddesi hükmüne aykırı olduğu ve yok hükmünde olduğu, belirtilen sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesince 15.07.2022 tarihinde yazılan gerekçeli karar tebliğ tarihinin istinaf başlama süresi olarak kabul edilip istinaf itirazı süresinde olduğundan usulüne uygun şekilde istinaf itirazlarının incelenip esastan inceleme yapılması gerekirken hatalı değerlendirme ile istinaf talebinin süresinde olmadığından bahisle istinaf talebinin reddine karar verilmesi hatalı olup hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL vekâlet ücretinin ...'tan alınarak ...'e verilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.