"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/388 E., 2021/601 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince taraf vekilleri tarafından açılan her iki davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ilişkilerinin gerilmeye başladığını, davalının davacıdan sürekli uzaklaştığını, davalının uyuşturucu madde kullandığını, hakaret ve şiddete uğradığını bu nedenle tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi uyarınca pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle tarafların boşanmalarına, reşit olmayan ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini, aylık 500,00 TL tedbir -iştirak nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; kadının müvekkilini küçük görmesi, hakaret ve tehdit etmesi nedeniyle anlaşmazlık yaşadıklarını, bir soruşturmadan dolayı cezaevine girdiğini, çıktığında kadının müvekkilini yadırgadığını, kayınpederinin eşini götürdüğünü bir daha da eşinin geri dönmediğini belirterek bu nedenle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı kadının 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesine dayalı davasının davalının ilgili hükümde belirtilen ağırlıkta, namus ve şerefe yönelik ağır hakaretinin bulunduğunun ispat edilemediği, kadının kendisine uygulanan fiziksel şiddetten sonra da eşiyle birlikte yaşadığı bu nedenle eşini affettiği en azından hoşgörü ile karşıladığı, davalı ceza evinden çıktıktan sonra davacı kadının babasının davacıyı götürdüğü bir daha da davacının davalı ile birleşmediği, tarafların birbirlerinin kusurluluğunu ispat edemediği, duyuma ve aktarıma dayalı beyanda bulunan tanıkların tarafların evliliğine, boşanmaya neden olan olaylara ilişkin bilgiye görgüye dayalı beyanları olmadığı anlaşıldığından tarafların ayrı ayrı davalarına temel teşkil eden vakıaları ispat edemediği anlaşılmakla taraf vekillerinin açtığı asıl ve karşı boşanma davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle;erkeğin uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti suçundan hakkında kesinleşmiş cezası bulunduğunu, bu durumundan dolayı müvekkilinin ve ortak çocuğun ağır mağduriyet yaşadıklarını, erkeğin asli kusurlu olduğunu, ancak davalarının reddedildiğini, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olan Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin kadın tarafından çoğu zaman aşağılanmalara ve hakaretlere maruz kaldığını, bu durumların tanık beyanları ile doğrulandığını, sebepsizce evi terk edip müvekkil ile birlikte yaşamaktan kaçınarak evlilik birlikteliğinin sürdürülmesini imkansız hale getirdiğini, bu nedenlerle Mahkeme kararının asıl davanın reddine ilişkin kararın onanmasına, karşı davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle;erkeğin uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti suçundan hakkında kesinleşmiş cezası bulunduğunu, bu durumundan dolayı müvekkilinin ve ortak çocuğun ağır mağduriyet yaşadıklarını, erkeğin asli kusurlu olduğunu, ancak Mahkemece davalarının reddedildiğini, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olan Mahkeme kararının kendi davaları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin kadın tarafından çoğu zaman aşağılanmalara ve hakaretlere maruz kaldığını, bu durumların tanık beyanları ile doğrulandığını, sebepsizce evi terk edip müvekkil ile birlikte yaşamaktan kaçınarak evlilik birlikteliğinin sürdürülmesini imkansız hale getirdiğini, bu nedenlerle Mahkeme kararının asıl davanın reddine ilişkin kararın onanmasına, karşı davalarının reddi kararı bozularak davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; tarafların boşanma davalarının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi, 162 nci maddesi, 166 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.