"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1204 E., 2022/2303 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 20. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/1205 E., 2022/433 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; ...'in anne olarak üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini, ev içerisindeyken sürekli telefon ile meşgul olduğunu ve sosyal medyada çok fazla vakit geçirdiğini, evdeki zamanının çoğunu internette harcadığını, ev ve çocuklarıyla ilgili temizlik kurallarına dikkat etmediğini, sık sık evi terk ettiğini ya da müvekkili kovduğunu, davalının müvekkilin ailesi ve akrabalarıyla görüşmek istemediğini, sürekli kendi ailesini ziyaret ettiğini, ağzının bozuk olduğunu bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkil lehine olmak üzere 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalının haftanın her günü eve geç gelmesi sebebiyle ailevi problemler yaşandığını, davacı karşı davalının eşine ve çocuklarına ilgisiz bir baba olduğunu, karşı tarafın her sabah uyandığında davalı karşı davacı ve ortak çocuk Elifnaz'a hakaret ettiğini, ayrılmalarına neden olan olayda ise davacı karşı davalı ramazan ayında duştan çıktıktan sonra çorba yapmasını istediğini davalı karşı davacının ise annelerine davetli olduğunu söylemesi üstüne, müvekkilin göğsüne yumruk attığını, ardından da bıçak almaya kalkıştığını, müvekkilin balkona düştüğünü, diğer bir olayda davacı karşı davalının ortak çocuk Elifnaz'ı annesinin evinde bir odaya kitleyerek şiddetle dövdüğünü, hakaret ettiğini belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davalı karşı davacı anneye verilmesine, ortak çocuklarının her biri için 750,00'şer TL tedbir-iştirak nafakasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata, lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretin hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin sorumsuz davrandığı, evin faturalarını ödemediği, on - on beş gün müşterek haneye uğramadığının olduğu, kadını tehdit ettiği, kadına ve ortak çocuklarına hakaret ettiği, onları itip kaktığı, onlara kaba ve sert davrandığı, sürekli telefonla meşgul olduğu, kadının ise erkeğe hakaret ettiği, sosyal medyada çok fazla vakit geçirdiği, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının az, davacı-karşı davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle, her iki davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin sosyal inceleme raporu doğrultusunda anneye verilmesine, ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar yararına aylık 450,00'şer TL tedbir, aylık 600,00'er TL iştirak nafakasına, davalı-karşı davacı kadın lehine yasal koşulları oluştuğu gerekçesiyle 35.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, davacı-karşı davalı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin, hakaret ve şiddete uğradığını belirterek kusur tespitinin hatalı olduğunu, asıl davada kabul edilen boşanma, kusur, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde;kadının müvekkiline hakaret ettiğini, sosyal medyada fazla vakit harcadığını belirterek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velâyet ve reddedilen tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin, hakaret ve şiddete uğradığını belirterek kusur tespitinin hatalı olduğunu, asıl davada kabul edilen boşanma, kusur,tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davacı- karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde;kadının müvekkiline hakaret ettiğini, sosyal medyada fazla vakit harcadığını belirterek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velâyet ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; tarafların boşanma davalarının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti,delillerin takdirinde hata edilip edilmediği,tazminatlar, nafakalar, velâyet noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesi, 174üncü maddesi, 175inci maddesi, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu, 335 inci, 336 ncı maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.