Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9223 E. 2024/3468 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Aile konutu üzerindeki ipotek işleminde malik olmayan eşin rızasının geçerli olup olmadığı ve ipoteğin kaldırılıp kaldırılmayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı eşin okuryazar olması ve ipoteğe rıza gösterdiğine dair tek sayfalık belgeyi imzalamış olması, ipoteğin geçerli şekilde kurulduğunun kabulü için yeterli görülerek, davacının rızasının sakat olduğuna dair iddialarının ispatlanamaması nedeniyle yerel mahkeme kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1700 E., 2023/2349 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/9 E., 2023/197 K.

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; eşinin market işletmeciliği yaptığını, işi bozulunca yukarıda bulanan aile konutuna adı geçen bankaya ipotek vererek kredi kullandığını hatırlamadığını, bir günü bankaya çağrıldığını, tahminen beş 10 sayfa imza attırdıklarını, sadece eşinin kredi kullandığını söylediklerini, okumasının mümkün olmadığını, o şekilde bankadan ayrıldığını, bankadan detaylı olarak söylense idi asla imza atmasının mümkün olmadığını, konutu alırken takılarını sattığını, akrabalarından borç alarak sahip olduklarını, aile konutunu satışına karar verildiğini, karar verilinceye kadar satışın durdurulmasını talep ettiğini, davalılar tarafından kandırıldığını, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerinde müvekkil banka lehine 300.000,00 TL 1. dereceden ipotek mevcut olduğunu, dava dışı Borçlu ... Sanayi Tic. İth. ve İhr. Ltd. Şti.'nin ve diğer davalı ...'un müvekkil bankaya karşı kredi ilişkisi sebebi ile doğmuş ve doğacak bilcümle borçlarının teminatını teşkil etmek üzere davacının yazılı muvafakati ile müvekkil Banka personeli huzurunda ve yazılı olarak söz konusu taşınmazların müvekkil banka lehine ipotek edilmesine özel olarak muvafakat ettiğini, davacı tarafından imzalandığını, davacının kabulünde olan bu durum sabit olduğunu, tek sayfa muvafakatnamenin "beş veya on sayfa imzaladığı bu nedenle de okumasının mümkün olmadığı" şeklindeki savunmaların kabulü mümkün olmadığını, kendi imzası ile imzalanan işbu muvafakatnameye rağmen davacının bu davayı açabilmiş olmasının açıkça kötü niyetli ve sırf alacağın tahsilini geciktirme amaçlı olduğunu, davacının muvafakatının bulunması nedeni ile ve dava konusu taşınmazın aile konutu olmaması nedeni ile de huzurdaki davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanıkların davacının belgelere imza atarken okumadan imza attığını beyan ettiklerini, ancak dosyaya banka tarafından ibraz edilen muvafakatnamenin tek bir sayfada, on satırdan ibaret açıkça okunabilir yazıdan oluştuğunu ve bu haliyle genel işlem koşulları şeklinde oluşmuş sayfalarca yazıdan ibaret olmadığını, davacı kadının okur yazar olduğunun kendi beyanıyla da sabit olduğunu ve davalı banka tarafından davacının evrakları okumasının engellendiğinin iddia ve ispat edilmediğini, bu haliyle ipoteğin kurulduğu tarihte, davacıdan alınan açık rızanın geçerli olduğunu, davalı bankaya sorumluluk yüklenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Davacı tarafından 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesine dayalı olarak açılan ipoteğin kaldırılması davasında malik olmayan eşin ipotek konulmasına rızasının bulunup bulunmadığı, davanın reddinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.