"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1752 E., 2023/1573 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Silifke Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/379 E., 2021/403 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının şiddet uyguladığını, alkol bağımlılığının olduğunu belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 500,00 TL tedbir, iştirak, yoksulluk nafakasına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davacının beyanlarının hiç birisini kabul etmediğini, eşini sevdiğini, davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile boşanmaya neden olan olaylarda "davacı kadına şiddet uygulayan, devamlı olarak alkol alan, eşini ve çocuklarını evden kovan" erkeğin ağır (tam) kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına, ortak çocuk ... ...'ın velâyetinin davacı anneye verilmesine, ortak çocuk ile davalı baba arasında şahsi ilişki tesisine, kadın yararına dava tarihinden başlamak üzere aylık 150,00 TL olarak hükmedilmiş olan tedbir nafakasının 200,00 TL arttırılarak 350,00 TL olarak devamına, karar kesinleştiğinde aylık 350,00 TL nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, ortak çocuk yararına dava tarihinden başlamak üzere 250,00 TL olarak hükmedilmiş olan tedbir nafakasının 100,00 TL arttırılarak 350,00 TL olarak devamı ile ortak çocuğun ihtiyaçlarında kullanılmak üzere velâyet hakkına binaen davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, karar kesinleştiğinde aylık 350,00 TL nafakanın iştirak nafakası olarak devamına, 1.000,00 TL maddî, 1.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ortak çocuk 03.01.2003 doğumlu ...'in yargılama devam ederken 03.01.2021 tarihinde ergin olmasına rağmen bu husus dikkate alınmaksızın ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile şahsi ilişki tesis edilmesinin yine çocuk yararına iştirak nafakası takdirinin hatalı olduğu anlaşıldığından, davalı erkek vekilinin"davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat takdiri ile miktarlarının usul ve yasaya aykırı olduğuna" ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine, " ortak çocuk yararına iştirak nafakası takdiri ve miktarının usul ve yasaya aykırı olduğuna" ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile kamu düzenine ilişkin ilişkin olması nedeniyle mahkemenin velâyetin düzenlenmesine ilişkin bentleri ile ortak çocuk yararına iştirak nafakası takdirine ilişkin bulunan bendinin ortadan kaldırılarak bu konularda yeniden hüküm kurulmasına, ortak çocuk 03.01.2003 doğumlu ...'in yargılama devam ederken 03.01.2021 tarihinde ergin olduğu anlaşıldığından velâyeti konusunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk ... için bağlanan aylık 350,00 TL tedbir nafakasının ortak çocuğun ergin olduğu 03.01.2021 tarihine kadar devamına, yargılama devam ederken ortak çocuğun ergin olduğu anlaşıldığından davacı kadının iştirak nafakası talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili; boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat takdirinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.