Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9296 E. 2024/7581 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, tazminat ve nafaka miktarlarının hukuka uygunluğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, tarafların temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1123 E., 2023/1782 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/722 E., 2023/266 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının yaklaşık 9 yıl önce evlendiğini, tarafların bu evlilikten ortak çocuklarının bulunmadığını, müvekkiliyle davalı tarafın evlilik kurulduğu tarihten itibaren sürekli sorun yaşadıklarını, müvekkili ile davalının ortak yaşamının artık manevî olarak işkence halini aldığını, davalının yaklaşık bir yıldır evi terk ettiğini belirterek davanın kabulü ile tarafların boşanmalarını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilinin 2012 yılından beri evli olduklarını, 2014 yılında resmi nikah kıydıklarını, bu evlilikten ortak çocuklarının olmadığını, davalının evliliğin ilk yıllarından beri müvekkiline her türlü şiddet uyguladığını, tarafların geçinemediklerini, en son 1 yıl önce davalının müşterek konutun anahtarını değiştirerek müvekkilini yalnızlığına sebep olduğunu, anlaşmalı boşanmaya zorladığını, davalı tarafından Şanlıurfa 2.Aile Mahkemesinde boşanma davası açıldığını, davalının kusurlu olması sebebiyle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, aylık 5.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası bağlanmasına, 750.000,00 TL maddî, 750.000,00 TL manevî tazminatın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini, dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenen davacı tanıklarının beyanlarınından tarafların evliliği ile ilgili görgüye dayalı bilgilerinin bulunmadığı, davalının evden nasıl ayrıldığını ve ortak konutun kilidinin değiştirilip değiştirilmediğini bizzat bilmediklerinin anlaşıldığı, dinlenen davalı tanığının beyanından müşterek hanenin kilidinin davacı tarafından değiştirildiği ve davalının eve girmesine engel olunduğu, böylece haklı ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın müşterek konutun kilidini değiştiren davacının davalıyı terk etmiş sayılacağı, kocanın evin giderleri ile ilgilenmediği, davacı kocanın davalı kadına uyguladığı duygusal şiddet ve evin giderleriyle ilgilenmemesi sebebiyle tam kusurlu olduğu, davalı kadına yönelik herhangi bir kusurun ispat edilemediği, davalı kadının kusursuz olduğu anlaşılmış, davacı tarafından geçimsizlik konusunda davalının az da olsa kusurlu olduğu olgusunun ispat edilemediği kanaati ile asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için aylık 1.500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası, 75.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı vekili, hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-davacı vekili, hükmedilen nafakalar ile tazminatların miktarı yönünden sınırlı olarak istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı vekili, kusur belirlemesi, tazminat ve nafakalar yönünde temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-davacı vekili, hükmedilen nafakalar ile tazminatların miktarı yönünden sınırlı olarak temyiz kanun yoluna başvurmuşlardır.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tazminat, nafaka, kusur belirlemesinin hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 175 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının Emine'ye yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Halil'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.