Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9297 E. 2024/7061 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, tazminat miktarı ve yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve Bölge Adliye Mahkemesi karar gerekçeleri dikkate alınarak usul ve yasaya uygun bulunan karar, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler bozma için yeterli görülmeyerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/532 E., 2023/1318 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Büyükçekmece 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/194 E., 2020/745 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; kadının ağır eziyet ve acımasızca dövülmeye maruz kaldığını ayrıca zorla ilişkiye girme ve cinsel şiddete uğradığını, son olarak 03.02.2018 tarihinde küfür ve hakaretler eşliğinde şiddete uğradığını, sakinleştirmek için evlerine gelen babasına da erkeğin şiddet uyguladığını belirterek tarafların pek kötü muamele ve ağır derecede onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 4.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğin eşini çok sevdiğini, ayrılmak istemediğini, kısmi öfke kontrolü yaşadığını bunu eşine yansıtmamaya çalıştığını, taksici olması sebebi ile stresli bir iş yapması nedeni ile istemese de zaman zaman bunu evine yansıttığını, davacıya sinirlendiği zaman keyfi olarak sinirlenmediğini, ev temizliğinde davacının gereken özeni göstermediğini bu sebeple kendisini uyardığını, bu tip durumlarda aralarında sürtüşmeler olduğunu davacının raporlar aldığını ancak evliliklerinin bitirilmesini gerektirir boyutlarda olmadığını, davacının ilişkiye girmekten kaçındığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadının 03.02.2018 tarihli darp raporunda şiddete uğradığının açık olduğu, erkeğin kollukça alınan ifadesinde eşine şiddet uyguladığını, tokat attığını kabul ettiği, en son tartışma sonrasında kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kadındaki darp izleri, erkeğin cevap dilekçesi ve soruşturma dosyasındaki ikrarları ile tanık beyanlarına göre ispatlanan davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, boşanmakla yoksulluğa düşeceğinden kadın lehine aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadının sigortalı olarak çalıştığı, sabit iş ve gelirinin bulunduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği, tarafların gelir durumları arasında davalı erkek lehine belirgin bir fark bulunmadığı, ortak çocukların velâyetinin iştirak nafakası olmaksızın davalı babaya bırakılması nedeniyle ortak çocukların masraf ve ihtiyaçlarının davalı tarafından karşılanacak olması gözetildiğinde davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi gerekirken bu talebin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davalının yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının buna ilişkin kısmının kaldırılmasına, davacı kadının yasal koşulları oluşmayan yoksulluk nafakası talebinin reddine, davalının diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü maddesi, 162 inci maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.