Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9306 E. 2024/7063 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında boşanmaya sebep olan olaylarda kimin kusurlu olduğu, kusur oranları ve tazminat miktarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, yerel mahkemenin boşanma kararı ile kusur belirlemesi ve tazminat miktarına ilişkin hükmü usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/823 E., 2023/2008 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli (Konya) 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/17 E., 2021/960 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın her iki taraf vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı kadın dava dilekçesinde özetle; anlaşmazlıkların temelinde erkeğin ilgisizliğinin olduğunu, erkeğin eşi ile ilgilenmeyen ilgisiz ve soğuk bir eş olduğunu, evliliğin en önemli gereksinimi olan cinsellik konusunda kadının ihtiyacını karşılayamadığını, eve geç saatte geldiğini ve geldikten sonra ise kendi odasına geçip bilgisayar başında vakit geçirdiğini, sert ve dengesiz bir yapıya sahip olduğunu belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine 100.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının öğretmen olup altı ay ücretsiz izin aldığını, 8 Ocak 2020'yi 9 Ocak'a bağlayan gece müşterek evde bulunan kendisine ait tüm eşyaları alarak Ereğli'deki adresine taşındığını, tarafların o tarihten itibaren yaklaşık 70 gündür ayrı olduklarını, tarafların yalnızca üç buçuk ay gibi kısa bir süre birlikte yaşadıklarını, kadının annesi gelince huyunun değişmeye başladığını, annesi ile birlikte yatmaya başladığını, annesinin tarafların her işine müdahale ettiğini, asıl kendisine yaklaştırmayan, cinsel ilişkiden kaçınan tarafın kadın olduğunu, konuşmalarının çok sert ve kırıcı olduğunu, hiçbir eleştiriye tahammülü olmayan, empati yapamayan ve agresif bir kişilik yapısına sahip olduğunu belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek lehine 101.000,00 TL maddî ve 251.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kadına ilgisiz kaldığının tanık ...'nin beyanı ile sabit olduğu, erkeğin cinsel ilişkiye girmekten kaçındığına dair iddialar üzerine taraflar yönünden aldırılan sağlık kurulu raporunda; erkeğin cinsel ilişki yönünden işlev bozukluğu bulunup bulunmadığına dair rapor aldırmaktan kaçındığının görüldüğü, kadının ise sağlık kurulu raporunda cinsel yönden herhangi bir probleminin olmadığına dair rapor tanzim edilmekle erkeğin cinsel ilişkiden kaçındığının sabit olduğu, kadının terör bölgesinde çalışması nedeni ile psikolojik sorunlarının olup olmadığına dair aldırılan raporda kadının psikolojik rahatsızlığının bulunmadığı, erkeğin iddialarını ispatlayamadığı, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın lehine 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, erkek aleyhine maddî ve manevî tazminat ile yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesini, hükme esas alınan kadın hakkında düzenlenen cinsel birlikteliğe engel halinin bulunup bulunmadığına dair raporun yetersiz olduğu yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının ispatlanan kusurunun bulunmadığı, erkek tanıklarının beyanlarının genel olarak soyut, duyuma dayalı ve dayanılmayan vakıalara ilişkin olduğu, tarafların fiili ayrılığında kadının müşterek evden ayrılarak Ereğli'ye gittiği sabit olsa da, dosya kapsamında dinlenen tüm tanık beyanlarına göre tarafların ayrılma konusunda anlaştıklarının, kadının herhangi bir sebep olmaksızın müşterek evi terk etmediğinin anlaşıldığı, dolayısıyla kadına kusur verilmemesinin doğru olduğu, her ne kadar erkeğin, kendisine doktor tarafından açıklanan yan etkileri sebebiyle penil dopler usg testi yaptırmaması nedeniyle erkek hakkında cinsel birlikteliğe engel fizyolojik rahatsızlığının bulunup bulunmadığı hususunda rapor düzenlenememiş olması erkek aleyhine değerlendirilemeyecek olsa da, dosya kapsamında mevcut kadın hakkında düzenlenen raporlar ile kadının cinsel birlikteliğe engel psikolojik ve fizyolojik herhangi bir rahatsızlığının bulunmadığının sabit olduğu, erkeğin de cinsel birlikteliğe engel psikolojik rahatsızlığının bulunmadığının sabit olduğu, kadın hakkında düzenlenen raporların usulüne uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, bu durumda tarafların her ikisinin de cinsel birlikteliğe engel psikolojik ve fizyolojik rahatsızlıkları bulunmadığının kabulünde dahi, tarafların ikisinin de cinsel ilişkiden kaçındıklarına dair dosya kapsamında herhangi bir delil bulunmaması nedeniyle, yerleşmiş Yargıtay kararlarına göre cinsel ilişkinin kurulamamasında erkeğin kusurlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği, dolayısıyla erkeğe verilen ''Eşine karşı ilgisiz kaldığı, cinsel ilişkiden kaçındığı'' yönündeki kusurların gerçekleştiği, erkeğin başkaca kusurunun ispatlanamadığı gerekçesiyle her iki taraf vekilinin kusur belirlemesine yönelik istinaf taleplerinin reddine, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur durumu, kadının yaşı ve yeniden evlenme şansı, evlilik birliğinin süresi ve hakkaniyet ilkesi ile erkeğin bankada daire başkanı olarak çalıştığını beyan etmesi dikkate alındığında, takdir edilen miktarların günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olmadığı anlaşıldığından kadın vekilinin maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf talebinin kabulü ile kadın lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, kadının vekilinin sair, erkek vekilinin ise tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; her iki boşanma davası, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; karşılıklı boşanma davasında kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi, kusur belirlemesi, tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.