Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9337 E. 2024/7731 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirleme, maddi ve manevi tazminat miktarı ile ziynet eşyalarının iadesi konularında anlaşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillere, uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına ve usule uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2615 E., 2023/1723 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kilis 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/14 E., 2022/765 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- davalı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların fikren ve ruhen uyum sorunu yaşadıklarını, davalının evlilik süresince eşine ve çocuklarına gereken ilgiyi ve sevgiyi göstermediğini, davacı eşine karşı hırçın olduğunu ve kocasına herkesin içinde hakaretler edip toplum içinde küçük düşürücü davranışlarda bulunduğunu, evi terk ettiğini, evi her terk ettiğinde sık sık babasının evinde kaldığını 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına ortak çocuğun velâyetlerinin müvekkiline verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilin teyzesinin oğlu olduğunu, ailelerin bu birlikteliği uygun görmesi sonucu evliliğin gerçekleştiğini, evlendikten sonraki ilk 5 yıl davalı erkeğin ailesi ile birlikte yaşadıklarını, davalı erkeğin aşırı kıskanç olduğunu, müvekkilinin sosyal yaşantısını kısıtladığını, ailesiyle görüşmesine müdahale ettiğini, kendisinin de evlendikten sonra eşinin ailesini bir kez bile ziyaret etmediğini, davalının çalışmayı sevmeyen, ailesinin malvarlığına güvenen, ev işlerinde ve özel hayatında aşırı tembel biri olduğunu, eşinin özel ihtiyaçlarını karşılamadığını, son üç yıldır çalışmayıp evde oturduğunu, 15 yıllık evlilik hayatında müvekkiline hiç para bırakmadığını, ayrılmalarına sebep olan son olayda müvekkilinin davalıdan şiddet görmesi sebebiyle evden kaçarak polise sığındığını, darp raporu alındığını 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun)166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, müvekkili için aylık 1.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası bağlanmasına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın müvekkiline ödenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı 375 gram ziynet eşyasının aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ıslah edilmek kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL müvekkiline ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiş, 05.04.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile ziynet eşyası bedelini 108.200,80 TL olarak ıslah etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı erkeğin; davacı kadının ailesiyle görüşmesini kısıtlamak, davacı kadının kişisel ihtiyaçları ile ilgilenmemek, davacı kadına şiddet uygulamak, davacı kadına küfür ve hakaret içerikli sözler söylemek, davacı kadının ailesini ziyaret etmemek suretiyle ağır kusurlu olduğu, davacı kadının ise; davacıya hakaret ve küçük düşürücü sözler söylemek, evi sık sık terk etmek, eşine ve çocuklarına ilgi göstermemek suretiyle hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl boşanma davasının ve kadının birleşen davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun)166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin davacı-davalı babaya verilmesine, ortak çocuklar ile davalı-davacı anne arasında şahsi ilişki tesisine, davalı-davacı kadın için karar tarihine kadar aylık 500,00 TL tedbir, karar tarihinden itibaren aylık 750,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası bağlanmasına, 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminatın davalı-davacı kadına verilmesine, davalı-davacı kadının velâyet talebinin reddine, ziynet eşyası davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Kadın vekili istinaf dilekçesinde; asıl davanın kabulü,kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı ile ziynetin reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminatın miktarı ile ziynet eşyasına yönelik istinaf taleplerinin kabulüne bu yönlerden yeniden hüküm tesisi ile kadın yararına aylık 800,00 TL yoksulluk nafakası, 50.000,00 TL maddî tazminat, 40.000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet alacağı davasının kabulü ile sayılan ziynetlerin kadına aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde bedeli olan 108.200,83 TL'nin erkekten tahsili ile davalı-davacıya verilmesine, sair istinaf istemlerinin esastan ziynet alacağı yönünden kesin olmak üzere reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz yoluna başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı -davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; yerel Mahkeme tarafından belirlenen kusur durumlarının hatalı olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadın eşin kusurlu olduğunu belirterek kusur tespiti, tazminatlar yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar, noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 166 ncı maddesi,174 üncü maddesi, 6098 sayılı TBK 50,51

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.