"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1217 E., 2023/2322 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ: Antalya 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/643 E., 2022/95 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalının, müvekkilini aldattığını, ekonomik şiddet uyguladığını, tüp bebek masraflarının davacının babası tarafından karşılandığı halde davalının tüm masraflarını kendisi karşılıyormuş gibi etraftan borç alarak aldığı paraları başka bayanlarla harcadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuk lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, davacının haftanın üç, dört günü ailesinin yanına gittiğini, davacının ailesinin müvekkilinin maddî durumunun kötü olması nedeniyle hor gördüğünü, müvekkiline ekonomik baskı uygulandığını, davacının kişisel eşyalarını alarak evden ayrıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının, aile birliğinin kendisine yüklediği ekonomik yükümlülüğünü yerine getirmediği, eşine ve çocuğuna bakmadığı, ihtiyaçlarını karşılamadığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, davacının ise kendisine yüklenebilecek kusurun olmadığı, davalının boşanmaya sebep olaylarda tam kusurlu olduğu, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, boşanmaya neden olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan davacı lehine, tarafların boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek maddî ve tazminata karar verilmesi gerektiği, gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuk lehine aylık 500,00 TL tedbir, aylık 650,00 TL iştirak nafakasına, davacı lehine aylık 350,00 TL tedbir nafakasına, davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacı lehine 15.000,00 TL ve 15.000,00 TL manevî tazminata, karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; ortak çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile davacı lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarları ve davacının reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî, manevî tazminat ve miktarları ile davacının reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden davalı lehien vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî, manevî tazminat ve miktarları ile davacının reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davalı erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, davacı kadın lehine maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, boşanmanın fer'îsi niteliğindeki taleplerinin reddi nedeniyle davalı erkek lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 323 üncü ve 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.