Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9378 E. 2024/3765 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında kadının, erkeğin kendisinden zorla aldığını iddia ettiği ziynet eşyalarının aynen veya bedellerinin iadesine ilişkin alacak davasının kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, ziynet eşyalarının davalı erkek tarafından rızası dışında alındığını ispatlayamaması ve yemin deliline başvurmaması gözetilerek, mahkeme kararlarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/936 E., 2023/820 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/180 E., 2022/115 K.

Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2016 yılında evlendiğini, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu olması sebebiyle boşandıklarını, taraflar arasında en son yaşanan olayda, erkeğin, kadına ait altınları almak istediği ve kadının rıza göstermemesi sebebiyle erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, yaşanan bu olayda kadına ait ziynetlerin erkek tarafından zorla alındığını ve iade edilmediğini, yaşanan bu olaydan sonra tarafların bir araya geldiğini, ancak erkeğin kusurlu davranışlarının devam ettiğini ve tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, davacı kadının, ortak konutu şiddet ve tehdit ile terk etmek zorunda kaldığını kendisine ait kişisel eşyalarını dahi alamadığını iddia ederek davanın kabulü ile kadına ait olan ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması durumunda ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL ziynet alacağı bedelinin faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı kadın vekili tarafından sunulan 10.01.2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ziynet bedelinin 59.577,30 TL üzerinden kabulü ile faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeğe aykırı olduğunu, davacı kadın tarafından ziynet eşyalarının peyder pey bozdurulduğunu, ortak konuttan ayrılırken yanında götürüldüğünü, jandarma nezaretinde ortak konuta gelerek tüm eşyalarını ortak konuttan aldığını, ziynet eşyalarının kendisinde olmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı kadının iddia ettiği ziynetlerin varlığını ve davalı erkek tarafından zorla elinden aldığını ispatlayamadığı, her ne kadar tarafların anlaşmalı olarak boşandığı ve kadının ziynet alacağına yönelik dava hakkını saklı tuttuğu belirtilmişse de bu durumun ziynetlerin varlığını ve erkek tarafından alındığı iddialarını ispatlayamadığı, kadının iddiasını tanık beyanları ile ispatlayamadığı ve yemin deliline başvurmayacaklarını beyan ettiği gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğu, eksik inceleme ile karar verildiği, 2016 yılında taraflar arasında ziynetler yönünden tartışma çıktığı ve erkeğin kadına bu sebeple fiziksel şiddet uyguladığı ve ceza aldığı, erkeğin, kadını korkutarak ziynetleri zorla elinden aldığı, tarafların birlikte yaşamaya devam ettiği, ancak erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle kadının tehdit altında ortak konuttan ayrılmak zorunda kaldığı, yine tehdit altında olduğundan anlaşmalı boşanmak zorunda kaldığı, anlaşmalı boşanma hükmünde ziynet alacağına dair dava hakkının saklı tutulduğu, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davacı kadının, dava konusu ziynet eşyalarının davalı erkek tarafından rızası dışında alındığını ispatlayamadığı, yargılama sırasında yemin teklif etmeyeceklerinin belirtildiği, İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme

Dava; ziynetlerin aynen, mümkün olmaması durumunda ise bedelinin tahsili istemine ilişkin olup uyuşmazlık, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 189 uncu maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 1 inci maddesi, 6 ıncı maddesi, 220 inci maddesi, 226 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285 inci ve devam maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.