Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9409 E. 2024/897 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonucunda hükmedilen tazminat miktarının ve yargılama giderleriyle vekalet ücretinin uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Daha önce Yargıtay tarafından onanarak kesinleşen vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hükümlerin bozma sonrası verilen kararda tekrar yer almasının hatalı olduğu, ancak bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2023/87 E., 2023/663 K.

DAVA TARİHİ : 16.11.2018

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; erkek lehine maddîve manevîtazminata karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde; tarafların 4721 sayılı Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; davacının davasının reddine, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 1.000,00 TL tedbir/yoksulluk, ortak çocuk lehine 1.000,00 TL tedbir/iştirak nafakasına, müvekkili lehine 100.000,00'er TL maddî ve manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 10.09.2019 tarih ve 2018/977 Esas 2019/681 Karar sayılı kararıyla; kadının, erkeğe karşı sürekli fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret ve küçük düşürücü sözler söylediği, erkeğin ise kadına karşı ise, sürekli fiziksel şiddet uyguladığı ve ailesinin müşterek yaşama müdahalede bulunmasına engel olmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle 4721 sayılı Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk için aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın için aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yoksulluk ve iştirak nafakalarına kararın kesinleşme tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin şartları oluşmadığından ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 02.04.2021 tarihli ve 2020/96 Esas, 2021/847 Karar sayılı kararıyla; tarafların istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 19.10.2021 tarihli ve 2021/4906 Esas ve 2021/7311Karar sayılı kararı ile; erkeğin ailesinin tarafların evliliğine müdahalesine erkeğin sessiz kaldığı vakıası ispatlanamadığı halde erkeğe kusur olarak yüklenmesinin doğru bulunmadığı, tarafların sürekli ve karşılıklı fiziksel şiddet uyguladıkları, kadının davacı erkeğe hakaret ettiği ve erkeği aşağıladığı, boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda kadının ağır kusurlu olduğunun kabulü gerektiği, bu olayların erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, erkek yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda kadının ağır kusurlu olduğu gözetilmeden yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, kararın bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince 10.02.2022 tarihli ve 2021/961 Esas, 2022/109 Karar sayılı kararı ile; davalı kadının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, erkek lehine 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş ve verilen karara karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 05.12.2022 tarihli ve 2022/9964 Esas, 2022/9955 Karar sayılı kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı erkek yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın fazla olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkek lehine 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, davacı lehine tahsilde tekerrür olmak üzere 9.200.00 TL vekâlet ücretine ve yargılama giderlerine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili; kusur belirlemesi, tazminatların miktarları ile vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, erkek lehine hükmedilen tazminatların miktarının dosya kapsamına uygun olup olmadığı ve davacı lehine hükmedilen vekâlet ücreti ile yargılama giderleri noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü, 326 ncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları. 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin 10.09.2019 tarihli ilk kararı ile davacı yararına hükmedilen vekâlet ücreti ile yargılama giderleri Dairemizin 19.10.2021 tarihli ilamı ile onanarak kesinleştiği halde Mahkemece bozma sonrası verilen son kararda bu yönlerden yeniden hüküm kurulmuştur. Kesinleşen yönler hakkında yeniden hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Davalı kadının aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ile vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (5) ve (7) numaralı bentlerinin hükümden çıkartılmak suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Aşağıdaki yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

15.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.