Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9420 E. 2024/6133 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin kararı bozmayı gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1697 E., 2023/1694 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bor 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/441 E., 2023/347 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle;erkeğin fiziksel şiddet uyguladığı, küfür ve hakaretlerde bulunduğu, cimri olduğu, aldatma ihtimalinin olduğunu belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminat ,kadın lehine aylık 1.500,00 TL. tedbir nafakası, çocuklar için 500,00'er TL. iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının iddialarının iddiaların asılsız olduğunu,kadının çalışmak istemediğini, kadının eşine ev alınması için baskı yaptığını, tartışma ve huzursuzluk yarattığını, asgari ücretle geçinmeye çalıştıkları halde gelen yardımlardan ve istenen yardımlardan şikayetçi olduğunu, tehdit ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, defalarca kendisini jiletlediğini, ortada bir sebep yokken çocukları alarak evi terk ettiğini belirterek asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata, çocuklar lehine aylık ayrı ayrı 500,00'er TL tedbir/iştirak nafakasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin üzerine düşen evin geçim giderlerini sağlamadığı, fiziksel şiddet uyguladığı, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile karşı davanın reddine, asıl davanın kabulü ile; tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, kadın lehine 1.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, ortak çocuklar lehine aylık ayrı ayrı 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;kendi davasının reddi, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları ile tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, usul ve kanuna uygun olan hükme karşı davalı-karşı davacı tarafın istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili; her iki dava yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin boşanma davasının reddi ile kadının boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.