Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9512 E. 2024/7345 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yargılama sırasında davacı kadının ölümü nedeniyle konusuz kalan boşanma davasında, davacı kadın mirasçılarının kusur belirlemesi yönünden davaya devam etmekte hukuki yararları bulunup bulunmadığı ve sağ kalan eşin boşanmaya sebep olacak derecede kusurunun tespit edilip edilmediği hususunda ihtilaf.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin sadakatsizliğinin ispatlandığı ve bu sebeple boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/717 E., 2023/2097 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 6. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/667 E., 2021/922 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın gerekçede belirtiler eksikler giderilmek ve yapılacak yargılama sonrasında karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine, davalı erkeğin davacı kadına mirasçı olmadığının tespitine karar verilmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davalı erkek vekilinin diğer yönlere ilişkin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1978 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocukları olduğunu, erkeğin, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların öncelikle zina hukuki sebebiyle kabul edilmediği takdirde ise evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, davanın fer'îleri ile birlikte reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 01.02.2021 tarihli 2019/148 Esas 2021/85 Karar sayılı kararıyla; erkeğin zina eyleminde bulunduğunun ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların zina hukuki sebebiyle boşanmalarına, boşanmakla kadının yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından kadın yararına aylık 450,00 TL tedbir nafakası, 450,00 TL yoksulluk nafakası, kadın yararına yasal şartları oluştuğundan yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî tazminat, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Birinci Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 13.09.2021 tarih ve 2021/805 Esas 2021/1323 Karar sayılı kararıyla; tüm dosya kapsamından, davacı kadının 02.08.2021 tarihinde vefat ettiği, mirasçıları ... ve ...'in kusur tespiti yönünden davaya devam etmek istediklerinin anlaşıldığı, karardan sonra henüz kesinleşmeden meydana gelen ve niteliğine göre son karar üzerinde belirleyici ve değiştirici etkiye sahip olan ölüm vakıasının re'sen dikkate alınması gerektiği, bu nedenle davaya kusur tespiti açısından devam etmek isteyen mirasçılar ... ve ...'in dışında ortak çocukları ...'ın da davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra evliliğin ölümle sona erdiği ve boşanma davasının konusunun kalmadığı gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, boşanma davası konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair ve kusur tespiti yönünden karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine kesin olmak üzere karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve numarası belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamından davacı kadının yargılama sırasında boşanma hükmü kesinleşmeden 02.08.2021 tarihinde vefat ettiği, açılan boşanma davasının konusuz kaldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda sadakat yükümlülüğünü ihlal eden erkeğin kusurlu olduğu gerekçesiyle konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine, davalı erkeğin, davacı kadına mirasçı olmadığının tespitine karar verilmesi talebinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 181 inci maddesi hükmü gereği davalı erkeğin, davacı kadına mirasçı olmayacağından ayrıca karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu davranışının bulunmadığı, mirasçıların kusur tespiti talebinde bulunamayacağı ve erkeğin kadına mirasçı olacağı belirtilerek; kusur belirlemesi ve erkeğin kadına mirasçı olamayacağı tespiti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden davacı kadının, davalı erkeğin sadakatsizliğine vakıa olarak dayandığı, vakıanın dosyaya sunulan mesaj kayıtları, erkeğin cevap dilekçesindeki ikrarı ile birlikte ispatlandığı, davalı erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 181 inci maddesi uyarınca boşanmaya sebebiyet verecek düzeyde kusuru olduğunun tespitine dair kararın doğru olduğu, ancak İlk Derece Mahkemesinin sadece bu tespitle yetinmesi gerekirken davalı erkeğin, davacı kadına mirasçı olmadığının tespitine yönelik talep hakkında davalı erkeğin davacı kadına mirasçı olamayacağından ayrıca karar verilmesine yer olmadığına karar vermek suretiyle başlı başına ayrı bir yargılama konusu hakkında kesin hüküm teşkil edecek şekilde tespitte bulunmasının hatalı olduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönden kaldırılmasına ve bu hususta yeniden esas hakkında hüküm tesisine, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 2 nci bendinde yer alan "...davalının müteveffa davacıya mirasçı olmadığının tespitine karar verilmesi talebinin TMK 181/1-2 maddelerine göre yasa gereği davalı müteveffaya mirasçı olmayacağından ayrıca karar verilmesine yer olmadığına..." ibaresinin hükümden kaldırılmasına, kusur belirlemesine ilişkin kısmın 2-a bendi olarak düzenlenmesine, 2-b bendinin ise "...Davacı mirasçılarının, davalının müteveffaya mirasçı olmadığının tespitine yönelik talepleri hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA..." şeklinde düzenlenmesine, davalı erkek vekilinin diğer yönlere ilişkin istinaf itirazının ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile hükmün tamamı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; kadın tarafından açılan boşanma istemine ilişkin olup uyuşmazlık, yargılama esnasında davacı kadının ölümü nedeniyle konusuz kalan boşanma davasında davacı kadın mirasçılarının kusur belirlemesi yönünden davaya devam etmekte hukuki yararları bulunup bulunmadığı, var ise sağ kalan eş olan erkeğin boşanmaya sebep olacak derecede kusurunun tespit edilip edilmediği, davacı kadının vefatı sebebiyle sağ kalan eşin kusur tespiti dışında miras hakları yönünden bir hüküm kurulup kurulamayacağı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesi, 189 uncu maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 181 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.