"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1060 E., 2023/1761 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Malatya 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/299 E., 2023/55 K.
Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun usulden kabulü ile hükmün kaldırılarak kararda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Malatya 2 Aile Mahkemesi 2018/688 Esas ve 2018/866 Karar sayılı 02.10.2018 tarihinde kesinleşen kararı ile boşandıklarını, boşanma öncesinde davalının davacıyı tehdit edip, boşanmaya zorladığını, kadının eve icra geleceği tehdidi ile gözü yaşlı olarak 64 yaşında boşanmak zorunda kaldığını, boşanma sonrasında erkeğin eve yeni eşini getirdiğini, erkeğin söz verdiği kredileri ödemediğini, kadının maaşından erkeğin kredi borçlarının ödendiğini belirterek boşanma kararının kaldırılarak yargılamanın iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; Malatya 2.Aile Mahkemesi dosyası incelendiği taktirde taraflarca usulü dairesinde başvuruda bulunulduğu, başvuru tarihi ile duruşma tarihi arasında 2 ayı aşkın sürenin geçtiği, tarafların duruşmada ayrıntılı ve açıklayıcı beyanda bulundukları, karar sonrası söz konusu kararın yasal süreler dahilinde taraflarca itirazda bulunulmayarak kesinleştiği, kaldı ki her iki tarafın da öğretmen olduğu, mevcut iradelerinin bu yönlü inandırıcılıktan uzak bir iddia ile etkilenmesinin olanaksız olduğunu leri sürülen nedenlerin kanunda sınırlı olarak sayılan yargılamanın iadesi sebepleri arasında olmadığını iddia ederek davanın reddine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 05.01.2021 tarih, 2019/530 Esas, 2021/6 Karar sayılı ilamı ile; 2018 yılında hangi saik ile olursa olsun eşinden anlaşmalı boşanan davacı kadının bu karar kesinleştikten 1 yıl sonra eşi tarafından kandırıldığını, ya da tehdit edildiğini iddia ederek açtığı dava hukuken kabul edilemez. Kadının ya da erkeğin bir takım borçlardan kurtulmak maksadıyla dahi olsa Mahkeme huzurunda açıkça boşanma yönünde iradesini ortaya koyup anlaşmalı boşanma kararı verilmesinden sonra maddî beklentileri yerine gelmediği için ya da bir kısım borçlarının eşinden kaynaklandığını belirterek bu anlaşmadan vazgeçmesi hukuken mümkün değildir. Mahkemenin kesinleşmiş boşanma kararının nüfusa işlendiği tarafların bu karardan sonra 1 yıl kadar normal hayatına devam ettiği, erkeğin kadını tehdit ya da hile ile boşanmaya ikna ettiğinin ispat edilemediği gerekçesiyle subüt bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tanıklarının dinlenmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 06.04.2022 tarih 2021/1553 Esas 2022/808 Karar sayılı kararı ile;."..davacı süresinde verdiği delil listesinde 3 tanık bildirmiş, davacının bir tanığı dinlenmiş diğer tanıkları masraf yatırılmadığı gerekçesiyle dinlenmemiştir. Davacı vekili 03/09/2020 tarihli duruşma için 02.09.2020 tarihinde mazeret sunmuştur. 03.09.2020 tarihli duruşma zaptı davacıya tebliğ edilmemiştir. Bu nedenle 03.09.2020 duruşma zaptının 2 nolu ara kararı usulsüz olup davacı vekiline 05.01.2021 tarihli duruşmada gider avansı yatırması talebinin reddi usulsüz olmuştur. Mahkemece yapılacak iş tarafların delillerini toplayıp birlikte değerlendirerek dava ile ilgili olumlu/olumsuz karar vermekten ibaret olmalıdır.." gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 2018 yılında hangi saik ile olursa olsun eşinden anlaşmalı boşanan davacı kadının bu karar kesinleştikten 1 yıl sonra eşi tarafından kandırıldığını, ya da tehdit edildiğini iddia ederek açtığı dava hukuken kabul edilemeyeceği, kadının ya da erkeğin bir takım borçlardan kurtulmak maksadıyla dahi olsa Mahkeme huzurunda açıkça boşanma yönünde iradesini ortaya koyup anlaşmalı boşanma kararı verilmesinden sonra maddî beklentileri yerine gelmediği için ya da bir kısım borçlarının eşinden kaynaklandığını belirterek bu anlaşmadan vazgeçmesi hukuken mümkün olmadığı, mahkemenin kesinleşmiş boşanma kararının nüfusa işlendiği, tarafların bu karardan sonra 1 yıl kadar normal hayatına devam ettiği, erkeğin kadını tehdit ya da hile ile boşanmaya ikna ettiğinin isbat edilemediği gerekçesiyle subüt bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle usul ve kanuna aykırı olan kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yargılamanın iadesi davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, davanın ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci, 371 inci, 374 üncü, 375 inci, 378 inci ve 379 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.