Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9678 E. 2024/3656 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığı ve evlat edinmeye ilişkin eski tarihli mahkeme kararının geçerliliği.

Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'nın yürürlüğünden önceki işlemlerin, yapıldıkları tarihteki mevzuata göre değerlendirilmesi gerektiği ve davalı vekilinin noter sözleşmesi şekil şartına ilişkin itirazının bu nedenle yerinde olmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesince evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/826 E., 2023/1319 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Pınarhisar Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/181 E., 2022/214 K.

Taraflar arasındaki evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 21.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf davacı vekili Avukat ...'ın mazeret dilekçesi ibraz etmiş olduğu görüldü. Usul ve yasaya uygun bulunmayan mazeretin reddine karar verildi. Gelenin sözlü açıklanması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ...'ın 04.02.2017 tarihinde vefat ettiğini, mirasçılık belgesinde eşi ..., kardeşi ... ve ...'ın mirasçı kaldığını, mirasçılık belgesinin iptali için Pınarhisar Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/142 Esas sayılı dosya açıldığını, davalı ile müteveffa arasında evlatlık ilişkisinin kurulmasına yönelik Pınarhisar Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2001/336 Esas, 364 Karar sayılı kararla izin verildiğini, evlatlık ilişkisinin yok hükmünde olduğunu, evlatlık ilişkisinin kanuna uygun kurulmadığını belirterek davalı ile müteveffa arasında kurulduğu iddia edilen evlatlık ilişkisinin kurucu unsurları taşımaması nedeniyle yok hükmünde olduğunun tespitine, nüfus kaydına tescil edilen evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddiaları kabul etmediklerini, evlat edinen ile edinilen dışında kanuni mirasçılara evlatlık ilişkisinin kaldırılması davası açma hakkı verilmediğini, davacının kötü niyetle miras peşinde olduğunu, dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, evlat edinmeye ilişkin kararın kesinleştiğini belirterek davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmaması nedeniyle usulden, aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile evlat edinmeye ilişkin işlemin hukuken tamamlanmış bir işlem olmadığı, tamamlanmasının evlat edinenin ölmesi nedeniyle mümkün olmadığı gerekçesi ile Pınarhisar İlçe Nüfus Müdürlüğünün 2021/21 nolu işleminin ve evlatlık ilişkisinin iptaline hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili, müteveffanın kardeşi olan davacının dava açmaya yetkisi olmadığını, hak düşürücü sürede davanın açılmadığını, eski bir kararın 2021 yılında kesinleştirilmesinin davanın hükmünü değiştirmeyeceğini, noter sözleşmesinin yeni kanunda olmadığını, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın evlat edinme işleminin yok hükmünde olduğunun tespiti ile evlat edinmeye ilişkin kaydın terkinine ilişkin olduğu, 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulanma Şekli Hakkında Kanun'un (4722 sayılı Kanun) ''Geçmişe etkili olmama kuralı'' başlıklı 1 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında ''Türk Medenî Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önceki olayların hukukî sonuçlarına, bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Türk Medenî Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış olan işlemlerin hukuken bağlayıcı olup olmadıkları ve sonuçları, bu tarihten sonra dahi, yapıldıkları sırada yürürlükte bulunan kanunlara göre belirlenir.'' demek suretiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) yürürlüğünden önce yapılmış olan işlemlerin hukuken bağlayıcı olup olmadığına ve sonuçlarına ilişkin yapıldığı sırada yürürlükte bulunan kanun hükümlerinin uygulanacağının belirtildiği, davalının istinaf dilekçesinde, halen yürürlükte bulunan 4721 Sayılı Kanun hükümleri uyarınca evlat edinme işleminde noter sözleşmesinin düzenlenmediğini belirterek buna dair şekil şartının sonradan yerine getirilmesinin nüfus kayıtlarına işlenen sözleşmenin iptalini gerektirmeyeceğini ileri sürmüş ise de kanunun emredici hükmü gereği yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan işlemlerin hukuken bağlayıcı olup olmadıkları ve sonuçları bu tarihten sonra dahi yapıldıkları sırada yürürlükte bulunan kanun hükümlerine göre belirlenmesi gerektiğinden buna dair istinaf talebinin yerinde görülmediği, Sulh Hukuk Mahkemesinin evlat edinme kararının 2021 yılında nüfusa işlendiğinin ve evlat edinenin 2017 yılında vefat ettiğinin nüfus kayıtları ile sabit olduğu, davanın kabulü kararının usul ve esas yönünden yerinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili, istinaf dilekçesini tekrar etmiş, noter sözleşmesinin kurucu unsur olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, evlatlık ilişkisinin kaldırılması istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkin yasal koşulların oluşup oluşmadığı, evlat edinmeye izin verilmesine ilişkin gerekçe içeren kesinleşmiş bir mahkeme kararının aynı dereceli başka bir mahkemeyi bağlayıp bağlamayacağı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 317 nci ve 318 inci maddeleri; 4722 sayılı Kanun'un 1 inci maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,21.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.