"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1154 E., 2023/1531 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ: Düzce 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/408 E., 2022/218 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçelerinde özetle; tarafların 19.02.2003 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten ... ve ... adında ortakiki çocuklarının bulunduğu, müvekkilinin, davalının kötü muamelesi, onur kırıcı ve aşağılayıcı davranışları sebebi ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, davalının ayrı hane açmadığını, davacıyı 7-8 yıl boyunca annesi, babası ve kız kardeşi ile birlikte yaşama mecburiyetinde bıraktığını, müvekkilinin bu süreçte davalının hasta annesi ve kız kardeşi ile ilgilendiğini, onlara baktığını, kendi ailesi gibi davrandığını, ancak davalının, müvekkile hiç destek olmadığını, davalının evlilik birliği sürecinde müvekkile sürekli cinsel şiddet uyguladığını, davalının cinsel güç arttırıcı ilaçlar kullandığını, bu ilaçları zorla davacı müvekkile de içirmeye çalıştığını, davalının dışarıda alkol alıp eve geldiğini, alkolün etkisiyle saldırgan hareketler sergileyerek müvekkille zorla birlikte olmaya çalıştığını, müvekkilinin en küçük bir direnişinde küfür ve hakaretlere maruz kaldığını, davalının yaklaşık 9 yıldır her akşam eve sarhoş geldiğini ve sarhoşluğun getirdiği bilinçsiz davranışlarla müvekkile karşı hep saldırgan tavırlar sergilediğini, müvekkilinin yaklaşık 3 yıl önce hamile olduğunu öğrendiğini, ancak daha 4 aylıkken yapılan kontrolde bebeğin hasta olması ve yaşamasının mümkün olmaması sebebi ile müvekkilinin bebeğini aldırmak zorunda kaldığını, bu süreçte müvekkilinin, hastaneye tek başına gittiğini, doktorlarla yalnız görüştüğünü, manevî olarak acısını tek başına yaşadığını, bebek alındıktan bir süre sonra müvekkilinin hastalandığını, beyninde tümör tespit edildiğini, davalının, bu hastalık ve tedavi sürecinde de müvekkilinin yanında olmadığını, darp sebebiyle Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı'nda 2019/3536 E. sayılı dosya ile soruşturma başlatıldığını, davalının çocuklarına karşı da gerekli ilgi ve sevgiyi göstermediğini, şiddet uyguladığını beyan etmiş, tarafların boşanmalarına, çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar lehine 400,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesine, davacı lehine 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, davacı lehine 30.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sonlanmasında davacı kadının ağır ve tam kusurlu olduğunu ve davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 19.02.2003 yılında evlendiği, bu evlilikten 2007 doğumlu ... ve 2010 doğumlu ... adında ortak iki çocuklarının bulunduğu, dinlenen tanık beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde; davalının alkolik olduğu, alkol alışkanlığının evlilik birliğini temelinden sarsacak düzeyde olduğu, alkollü vaziyette eşine hakaretlerde bulunduğu, tanık ...'un yanında davacıya " sen gerizekalı mısın" dediği, darp ettiği, davalının davacıyı annesi ve kızkardeşi ile birlikte yaşamaya mecbur ettiği, davacının hasta kayınvalidesine ve görümcesine baktığı, tarafların evinin davalının ailesinin eviyle altlı üstlü olduğu ancak davacının sürekli kayınvalidesi ve görümcesine baktığı, kayınpederin kendi dairesinde alt katta kaldığı, yeme içmelerinin birarada olduğu, davalının, tanık Sezgin'in yanında davacıya " ben seni parayla satın aldım, annenden satın aldım" dediği, tanık ...'un beyanına göre; davalının, davacının beyin tümörü rahatsızlığı ve düşük yaptığı süreçte davacı eşine destek olmadığı, davalının gece hayatını sevdiği, bir kısım tanıklarca gazinolarda, alkollü mekanlarda görüldüğü, yine bir gece alkollü geldiğinde ...'ye ve ...'a darp eylemi sebebiyle evliliğin fiilen bittiği, evlilik birliğinin davalının tam kusurlu eylemleri ile temelinden sarsıldığı, evliliğin bu haliyle devamının davacı için çekilmez hal aldığı anlaşılmış, haklı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'unun 166/1 nci maddesi uyarınca boşanmalarına, tarafların ortak çocukları 22.12.2004 doğumlu ...'un velâyetinin davacı anne ...'ye verilmesine, velâyeti anneye verilen ortak çocuk ile davalı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, tarafların ortakçocukları 27.07.2010 doğumlu ...'ın velâyetinin davalı babaya verilmesine, çocuk ile davacı anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, 23.12.2021 tarihli 3. celse 3 numaralı ara kararı ile ortakçocuklardan ... lehine hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının hüküm kesinleşinceye kadar aynen devamına, hüküm kesinleşme tarihinden ortakçocuk ...'un reşit olacağı 22.12.2022 tarihine kadar geçerli olmak üzere ortakçocuk ... lehine aylık 400,00 TL iştirak nafakasının her ay davalı babadan alınarak velâyeten davacı anneye verilmesine, ortakçocuk 27.07.2010 doğumlu ...'ın hüküm kesinleşinceye kadar tedbiren davalı babaya teslimine, 2312.2021 tarihli 3. Celse 4 numaralı ara kararı ile davacı kadın lehine hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının hüküm kesinleşinceye kadar aynen devamına, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacı kadın lehine 25.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirilmesi, eksik inceleme ile karar verildiğini, davanın reddi gerekirken kabulüne karar verildiği, kadın yararına verilen maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden istinaf dilekçesi yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi'nin verdiği kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirlmesi, eksik inceleme ile karar verildiğini, davanın reddi gerekirken kabulüne karar verildiği, kadın yararına verilen maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davalının davasının kabulü ile kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ve mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.