Logo

2. Hukuk Dairesi2023/971 E. 2023/3961 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/472 E., 2022/1739 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/111 E., 2019/777 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve zina sebebine dayalı davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle ; evliliğin başından beri davalı erkeğin kadını eş olarak görmediğini, çocukların bakımı ile ilgilenmediğini, küfürler ettiğini, defalarca darp ettiğini, erkeğe ait olan iş yerinde çalışan bir bayan ile gönül ilişkisi olduğunu, işten bu nedenle geç saatte geldiğini, bu bayanı işten sonra evine bırakıp eve saat 22:00-23:00 sularında döndüğünü, 21.11.2017 tarihinde kadın tarafından takip edildiğinde başka bir kadın ile görüldüğünü ve mesajla nerede olduğu sorulduğunda başka yerde olduğunu söylediğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, maddî açıdan durumu iyi olmasına rağmen kadını parasal sıkıntı içinde bıraktığını, kadını ve çocukları evde yalnız bırakıp hemen hemen her akşam içkili alemlerde zaman geçirdiğini belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesinde belirtilen zina hukuki nedenine, olmadığı takdirde 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinde belirtilen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak tarafların boşanmalarına, çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar yararına aylık toplam 3.500,00TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.500,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 20.000,00TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde; davacı kadının daha önce açtığı ve takipsiz kalan Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesi 2017/527 Esas sayılı dosyasındaki iddialar ile aynı olduğunu, tarafların bu davadan sonra biraraya gelip evlilik birliğini devam ettirdiklerinden davacı kadının aynı iddialara dayanamayacağını, davacının tüm iddialarının asılsız olduğunu, davalı erkek dışarıda iken davacı kadın tarafından sürekli aranarak nerede olduğu sorulduğunu, sürekli takip edildiğini ve iş yerine gelerek rahatsız ettiğini, iş yerinde kadınlarla çalışmasını istemediğini, 21.11.2017 tarihinde maç izlemek için kimlerle nereye gideceğini eşine söylediğini, masada bulunan erkek arkadaşlarının tanıdıkları birini görüp kısa süre masadan kalktıkları sırada davalının ve iş yerinde çalışan bayanın görüntülerinin çekilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının sürekli yüksek sesli ve bağırarak, saldırgan, emri vaki cümleler kurarak konuştuğunu, hakaret ve tehdit ettiğini, neredeyse her akşam tartışma çıkararak erkeğin evden gitmesini istediğini belirterek tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velâyetinin davalı erkeğe verilmesine, davacının yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı kadın tarafından iddia edilen zina eyleminin dosyada bulunan somut delillerle ispatlanamadığını, bu nedenle zinaya dayalı açılan boşanma davasının reddine karar verildiğini, dosyaya sunulan delillere göre erkeğin başka bir kadın ile duygusal olarak birlikte olduğu sabit olmakla davalı erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunduğu, bu durumda taraflar arasındaki mevcut evlilik birliğinin erkeğin tam kusurlu tutum ve davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığının kabulü gerektiği gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi gereğince açılmış olan davanın reddine, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 750,00TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.500,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 20.000,00TL maddî ve 30.000,00TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; zina hukuki sebebine dayalı açılan davanın kabul edilmesi gerektiğini, dosyaya sunulan CD içindeki görüntülere dayanılarak hüküm kurulmadığını, sadakatsizliğin varlığı halinde zinaya dayalı davanın kabulünün gerektiği, erkeğin iş yerinde çalışan Şenay isimli kişinin iş yerinden ayrılmasına ilişkin açılan iş mahkemesi dosyasının getirilmesi talep edilmesine rağmen mahkemece getirtilmediğini, erkeğin maddî durumunun çok iyi olduğunu, bu nedenle hükmedilen iştirak nafakalarının ve manevî tazminatın düşük kaldığını belirterek kusur, zina hukuki sebebine dayalı açılan davanın reddi, manevî tazminat ve iştirak nafakasının miktarları yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle : 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesine göre açılan bir dava bulunmadığını, zinaya dayalı bir boşanma davası olmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesine göre boşanma davası açıldığı kabul edilirse zina nedenine dayalı olarak açılan davanın reddine karar verilmiş olmasının yerinde olduğunu, kusur, velâyet, iştirak ve yoksulluk nafakaları ve tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu, kadının zina nedeniyle açtığı boşanma davasının subut bulmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle: zina hukuki sebebine dayalı açılan davanın kabul edilmesi gerektiğini, dosyaya sunulan CD içindeki görüntülere dayanılarak hüküm kurulmadığını, sadakatsizliğin varlığı halinde zinaya dayalı davanın kabulünün gerektiği, erkeğin iş yerinde çalışan Şenay isimli kişinin iş yerinden ayrılmasına ilişkin açılan iş mahkemesi dosyasının getirilmesi talep edilmesine rağmen mahkemece getirtilmediğini, erkeğin maddî durumunun çok iyi olduğunu, bu nedenle hükmedilen manevî tazminatın düşük kaldığını belirterek kusur, zina hukuki sebebine dayalı açılan davanın reddi, manevî tazminatın miktarı yönlerinden kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasındaki geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, zina hukuki sebebine dayalı açılan davanın reddinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına hükmedilen manevî tazminat miktarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 161 inci maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.