Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9749 E. 2024/7563 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında yoksulluk nafakasının toptan mı yoksa irat biçiminde mi ödenmesi gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yoksulluk nafakasının toptan veya irat biçiminde ödenmesine karar verilirken, kusurun niteliği, evliliğin süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücü ve istekleri gibi hususların değerlendirilmesi gerekirken, Bölge Adliye Mahkemesi'nin bu hususları değerlendirmeksizin yazılı şekilde karar vermesi doğru görülmeyerek kararın yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1807 E., 2023/1825 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle; yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/849 E., 2023/455 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; tarafların evlenmeden önce Almanya'da yaşamak konusunda anlaştıklarını, kadının Almanca kursuna yazıldığını ancak kursu bıraktığını ve Almanya'ya gitmek istemediğini ifade ettiğini, kadının lükse düşkün olduğunu, sürekli maddî isteklerinin olduğunu, erkeği aşağıladığını, "senden boşanacağım" şeklinde ifadeler kullandığını, cinsel birleşmeden kaçındığını, mahremlerini 3. kişilere anlattığını iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 150.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin Almanya'daki evi oturuma hazır hale getirmediğini, kadının hastalığı ile ilgilenmediğini, kadını tehdit ettiğini, kadına hakaret ettiğini, taraflar arasında sağlıklı cinsel ilişki kurulamadığını, kadına fiziksel şiddet uyguladığını iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 300.000,00 TL maddî ve 300.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının Almanya'ya gitmek istemediği, Almanca kursunu bıraktığı, erkeğe "senden daha güzel giyinen bakımlı erkekler var" dediği, "s..tir git senden boşanacağım" şeklinde ifadeler kullandığını, erkeğn annesine "senin oğlun yapamıyor, kusurlu" diyerek mahremlerini 3.kişiyle paylaştığını, erkeğin kusurlu davranışının ispatlanamadığı bu haliyle kadının tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, kadının tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadın yararına takdir edilen aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, karşı davanın reddi ve hükmün diğer tüm yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı-davacı kadına "senden daha güzel ve bakımlı erkekler var" söylemi kusur olarak yüklenmiş ise de, bu kusurun toplanan deliller ile sabit olmadığından çıkartılmasına karar verilerek kadına yüklenen diğer kusurların gerçekleştiğinin anlaşıldığı, ayrıca toplanan deliller ve alınan tanık beyanlarıyla sabit olduğu değerlendirilerek erkeğe "eşine ilgisiz olması, küfretmesi, istemediğini söylemesi, şiddet uygulaması, intihar edeceğini söylemesi, eşinin hastalığı ile ilgilenmemesi ve tedavi masraflarını karşılamaması" vakıalarının kusur olarak yüklenmesi ile erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğu, kadının mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, boşanma sonucunda kadının yoksulluğa düşeceği, gerekçesi ile erkeğin tüm, kadının kusur belirlemesi, karşı dava yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri dışındaki istinaf taleplerinin esastan reddine, kadının kusur belirlemesi, karşı dava yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden hükmün kaldırılmasına, kusur belirlemesinin düzeltilmesine, karşı davanın kabulüne tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına 55.000,00 TL maddî ve 55.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, maddî ve manevî tazminatlar ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesi ve miktarları, karşı davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulünün doğru olup olmadığı, maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı; mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı-davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 4721 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince yoksulluk nafakasının, toptan veya durumun gereklerine göre aylık irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, kusurun niteliği, evliliğin süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücü ve isteklerinin göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Somut olayda tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evliliğin süresi dikkate alındığında yoksulluk nafakası yükümlüsünün, yoksulluk nafakasını toptan ödemesi yönünde hüküm kurulması hususu değerlendirilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi somut olay bakımından isabetli bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA,

2.Davalı erkeğin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.