Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9767 E. 2024/7980 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirleme, nafaka miktarı ve maddi-manevi tazminat miktarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatler gözetilerek, kadına hükmedilen maddi-manevi tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle, tazminat miktarının yeniden belirlenmesi için karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1858 E., 2023/1912 K.

KARAR : Kısmen kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/1000 E., 2023/630 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 20.04.2016 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten ortak bir çocukları olduğunu, tarafların Haziran 2020 tarihinen itibaren fiili olarak ayrıldıklarını, tarafların görücü usulü ile tanıştıklarını, kısa süre içerisinde tarafların resmi nikahlarının yapıldığını, düğün merasimi nikahtan 4 ay sonra yapıldığını, tarafların nikahlarının kıyılmasının ardından davalı tarafın ve kök ailesinin düğün hazırlıkları eşyaların alınması ve benzeri konularda sürekli problem çıkardıklarını, tarafların evliliklerinin ilk yıllarında davalının kök ailesi tarafından çocuk baskısı başladığını, sürekli olarak çocuklarının niye olmadığı yönünde baskıya maruz kaldığını, davacı tarafın evlilik süresince müvekkile karşı olan menfi davranışları nedeni ile bu evliliğin çekilmez hale gelmesine neden olduğunu, müvekkilin kişilik haklarını ağır surette ihlal ettiğini, boşanmaya sebebiyet verdiğini, olan olaylarda kabahatsiz karı veya koçanın menfaatlerini ağır bir surette haleldar etmişse manevî tazminata hükmedilir dendiğini, müvekkil eşinin ailesi tarafından ruhsal, eşi tarafından da ruhsal, fiziksel ve cinsel şiddete maruz kaldığını, sürekli olarak tehdit ve hakarete maruz kalan, ailesi ve sosyal çevresi ile iletişimi kesilen davacı müvekkil cinsel olarak da evlilik birlikteliğinin gerektirdiği yükümlülükleri yerine getirmemesi sürekli küs kalması yatağını ayırması ve benzeri olaylar nedeni ile hayata küsmüş ağır travmatik günler geçirdiğini, tarafların boşanmalarına, tarafların ortak çocuğu 2018 doğumlu ...'nın velâyetinin davacı anneye verilmesine, velâyeti anneye verilen ortak çocuk için anne lehine aylık 1.000,00 TL nafaka müvekkil lehine aylık 1.500,00 TL nafakaya, müvekkil lehine 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesi yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle, davacının dava dilekçesinde boşanma sebepleri olarak sunduğu iddiaları kabul etmediklerini evliliğin ilk aylarından itibaren, genç olarak tüm evlilik sürecinde davacı, karşı davalı eş sürekli olarak olumsuz, sorumsuz, tutarsız davranışlar sergilediğini ve aile olmanın gerekliliklerinde üzerine düşen vazifeyi hiçbir. zaman yerine getirdiğini, müvekkilinin evlilik süresince bir otelde resepsiyon görevlisi olarak çalıştığını, asgari ücretle ailesinin geçimini karşıladığını, evlilik birliğinin devam ettiği zaman zarfında müvekkilinin kendi özeli ve kendi özel harcamaları hiç olmadığını, hayatı hep eksik yaşadığını, bütün kaygısı; ortak hayatı ayakta tutabilmek olduğunu, müvekkilinin davacı, karşı davalı eşin bütün bu davranışları evlilik birliğine büyük zarar verdiğini, tüm bu durumlar tanık beyanları ve hukuka uygun sair delillerle ile de ispat olunacağını, davacı, karşı davalının olumsuz hareketleri neticesinde, evlilik müvekkili için çekilmez hale geldiğini, müvekkil, tüm bu süreç boyunca evliliğini sürdürmeye, davalı eş ile defalarca iletişim kurmaya ve yuvayı kurtarmaya çalışmışsa da, bu çabaları sonuçsuz kaldığını, müvekkilin mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedeleneceğini, bu anlamda müvekkil lehine 250.000,00 TL maddî tazminat, yine boşanma davası açmamıza sebep olan tam kusurlu davacı, karşı davalı davranışları ve yaşanan olaylar sonucunda müvekkilinin kişilik hakları saldırıya uğradığını, bu doğrultuda sayın mahkemenizden müvekkilim lehine 250.000,00 TL manevî tazminat talep ettiğini, mahkeme tarafından re'sen dikkate alınacak nedenlerle, her türlü dava ve talep hakkımız saklı kalmak kaydıyla davacı, karşı davalı tarafça açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, karşı davalarının kabulüne, tarafların boşanmalarına, davalı, karşı davacı lehine 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminat taleplerinin kabulüne, söz konusu iki davaya ait yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı, karşı davalı eş üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin İlk Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 09.06.2022 tarihli kararı ile özetle; davacı kadının davasının ve yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, erkeğin karşı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, erkek lehine 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk lehine aylık 400,00 TL tedbir nafakası ile aylık 600,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin 05.09.2019 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 03.11.2022 tarihli kararı ile özetle; İlk Derece Mahkemesince 2. celse de dinlenen davacı ve davalı tanıklarının usule aykırı olarak yeminsiz olarak dinlendiği, gerekçeli kararda taraflara yüklenen kusurların ayrı ayrı tespit edilerek kabul ve reddedilen kusurların neler olduğunun ve hangi delillerle ispat edildiğinin açıklanmadığı, yine dosyaya sunulan CD'nin delil olarak kabul edilip edilmediği, edilmediği ise neden kabul edilmediğinin açıklanmadığı, dolayısıyla usulüne gerekçeli kararın usule uygun olmadığı gerekçesiyle, usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; erkeğin cinsel birliktelikten kaçındığı, erkeğin ağır kadının hafif kusurlu olduğu; gerekçesiyle, asıl davanın ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile; tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk lehine aylık 750,00 TL tedbir/iştirak nafakasına hükmedilmesine kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, kadın lehine 75.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; evlilikte erkeğin kusurlu olduğunu, erkeğin kabul edilen davası, hükmedilen nafaka ve tazminat miktarları ile kişisel ilişki yönünden kararın müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kadının kabul edilen davası, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatlar ile reddedilen tazminat talepleri ve kişisel ilişki yönünden kararın müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin tüm istinaf başvurusunun esastan reddi, kadının kusur tespiti, erkeğin kabul edilen davası, hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile tarafların bir araya gelmesinden ayrı yaşamaya başladıkları 2020 yılının temmuz ayına kadar dinlenen tanık beyanları ve toplanan delillerden ispat edilen tek kusurun erkeğin uzun süredir kadınla birlikte olmaktan kaçınması olduğunu; bu kısa sürede kadına yüklenecek herhangi bir kusurun da ispat edilemediği; dolayasıyla erkeğin tam kusurlu, kadının ise kusursuz olduğu yönünde kusur gerekçesinin ve derecesinin bu şekilde değiştirilmesine; ilgili hükümler kaldırılarak erkeğin açtığı boşanma davasının ve maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine; ortak çocuk ve kadın yararına hükmedilen nafaka miktarlarının düşük olduğu gerekçesiyle, ilgili hükümlerin kaldırılarak ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak, kadın yararına aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası olarak yeniden hüküm kurulmasına kadın yararına hükmedilen tazminatların yüksek olduğu gerekçesiyle, 60.000,00 TL maddî, 60.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınıp kadına verilmesine kadının sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; tazminatlar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur, nafaka ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kusur belirlemesi, çocuklar ve kadın yararına hükmedilen nafakalar ile hükmedilen tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi,174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 330 uncu maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-karşı davacı erkek vekilinin tüm, davacı-karşı davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 ve 51 inci maddeleri hükmü dikkate alınarak 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı-karşı davalı kadın yararına hükmedilen tazminatlar yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarları yönünden davacı-karşı davalı kadın yararına BOZULMASINA,

3.Davalı-karşı davacı erkek vekilinin tüm, davacı-karşı davalı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Süreyya'ya yükletilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıran Mine'ye geri verilmesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.