Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9813 E. 2024/1482 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadının maddî tazminat ve yoksulluk nafakası miktarının azlığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve ihlal edilen menfaatler gözetilerek hükmedilen maddî tazminat ve yoksulluk nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının bu yönlerden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2023/106 E., 2023/298 K.

DAVA TARİHİ : 03.09.2019-23.09.2019-28.01.2020

KARAR : Bozma sonrası başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulması

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, bozulan yönlerden yeniden karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı-davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 200.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı-birleşen davacı kadın vekili, birleşen dava dilekçesinde davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 161 inci maddesinin gereğince zina sebebine dayalı olarak boşanmalarına, kadın yararına maddî ve manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 1,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 12.10.2021

tarihli kararı ile erkeğin erkek kadını kendisine yakıştırmadığı, kendisi ile birlikte gezdirmediği, kadına ve ortak çocuklara karşı ilgisiz davrandığı, kötü muamelede bulunduğu ve şiddet uyguladığı, düzenli bir işi ve gelirinin bulunmadığı, evin ihtiyaçları ile ilgilenmediği, kadının ise erkeğin aile bireylerine karşı soğuk davrandığı, onlarla iletişim kurmadığı, evlerine misafir olarak kabul etmediği, 2013 yılından beri müşterek eve almadığı, kendi arkadaşları veya öğrencileri misafirliğe gelirken erkeğin eve misafir getirmesine müsaade etmediği, ayrılığa sebep olan olayın da bu sebeple ortaya çıktığı ayrıca kadının evi terk ederek gittiği belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu yine erkeğin ... isimli bir kadınla imam nikahı kıyarak evlendiği, bu kadınla aynı evde kaldıkları ve karı koca hayatı yaşadıkları, hatta kadının bu birliktelikten gebeliğinin bulunduğu anlaşılmakla asıl, karşı ve birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle ve birleşen davada 161 inci madde uyarınca zina nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuklardan Ömer'in velâyetinin anneye, Muhammed Yusuf'un velâyetinin babaya bırakılmasına, ortak çocuk Ömer yararına aylık 250,00 TL tedbir ve 400,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 225,00 TL tedbir ve 350,00 TL yoksulluk nafakasına, 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı;

1.Davacı- davalı kadın vekili; kusur belirlemesi, maddî manevî tazminat miktarları, velâyet, iştirak nafakasının miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı- davacı erkek vekili; davalı erkek, kusur belirlemesi, velâyet, maddî ve manevî tazminat, nafakalar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 10.06.2022 tarihli kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince tarafların istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizin 29.12.2022 tarihli ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddî tazminatın ve yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlerden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyulmakla tarafların ekonomik sosyal durumu ve kusur durumu değerlendirilerek kadın yararına aylık 650,00 TL yoksulluk, kadın yararına 25.000,00 TL maddî tazminata karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı- davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; maddî tazminat ve yoksulluk nafakasının miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında kadının maddî tazminat ve yoksulluk nafakasının az olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 174 üncü maddesinin birinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, kadın yararına hükmolunan maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen maddî tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarı yönlerinden BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

05.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.