Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9858 E. 2024/6714 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur oranının belirlenmesi, tazminat ve nafaka taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1102 E., 2023/1275 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/200 E., 2022/132 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı kadın vekili tarafından adli yardım talepli olarak temyiz edildiği, bu sebeple de temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin yatırılmadığı belirlenmiştir.

Adli yardım, temyiz yoluna başvuru sırasında talep edilmekle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, adli yardım talebini inceleme görevi Yargıtaya aittir.

Adli yardım, 6100 sayılı Kanun’un 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddelere göre gerçek kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıfların yararlanabileceği adli yardımın şartları, ödeme gücünden yoksun olma ve talebin açıkça dayanaktan yoksun olmamasıdır. Adli yardım talebinde bulunan gerçek kişi veya tüzel kişinin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı, bu belgeler incelenerek belirlenecektir.

Bu açıklamalar ışığında adli yardım talebinde bulunan tarafın, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken temyiz yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşıldığından, adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı-karşı davacı ile 27.04.2016 tarihinde evlendiklerini, davalının üzerinde olan birikmiş parası ve mal varlığını alabilmek amacıyla evlenmeyi sağladığını, bunları kullandırdıktan sonra öncesinde birlikte yaşadığı kişiyle gittiğini, daha sonra sabıkası nedeniyle tutuklandığını, çıktığında bir daha yapmayacağını söyleyerek davasını çektirdiğini, davalı-karşı davacının kızını okula kayıt olabilmesi için üzerine kaydettirdiğini, davalı-karşı davacının ondan fazla suç dosyası bulunduğu, firar ettiğini, kendisine şiddet uyguladığını, zarar gördüğünü, dolandırıldığını, evliliği sürdürmelerinin mümkün olmadığını, her iki şahıstan da şikayetçi olduğunu, davalı-karşı davacının baskısı ile aslında kendi çocuğu olmayan ... ...'ın üzerine kaydedildiğini, davalı-karşı davacının kendisine karşı şiddet uyguladığını, aldattığını, daha önce işlediği suçlar nedeniyle firari olduğunu, evliliği devam ettirmesinin mümkün olmadığını, davalı-karşı davacı ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşıdavacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; çocuğun müvekkilinin annesiyle yaşadığını, davacı-karşı davalının şimdiye kadar üç kez boşanma davası açtığını, bunlardan feragat ettiğini, kararın kesinleşmediğini, davacı-karşı davalının önceki olaylardan müvekkilini affettiğini, tarafların 20.06.2018 tarihinden sonra birlikte yaşamaya devam ettiklerini, 2019 yılında davalı-karşı davacının çocuklar ve evin ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını söyleyerek tekrardan konsomatris olarak çalışmaya başladığını, gece 04.00 gibi eve geldiğini, evin bakımı ve ihtiyaçlarını karşılamadığını, bu nedenlerle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı-karşı davacının iki yıl önce evi terk ettiği, davacı-karşı davalıya fiziksel şiddet uyguladığı, whatsap resimlerinde Azeri bir kadınla birlikte olduğuna dair fotoğraflar paylaştığı, buna karşılık davacı-karşı davalının gece eve alkollü gelip kavga çıkarttığı, davalı-karşı davacının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle; dava ve karşı davanın ayrı ayrı kabulü ile boşanmalarına, ortak çocuk ...'ın velâyetinin davalı-karşı davacı babaya verilmesine, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, davacı-karşı davalının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, 25.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminatın davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalı kadına verilmesine, davalı-karşı davacının maddî-manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, maddî ve manevî tazminat ile asıl davanın kabul kararına yönelik kararın kaldırılması istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur tespiti, maddî ve manevî tazminat ile asıl davanın kabul kararına yönelik kararın bozulmasını istenilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, asıl davanın kabulü, kusur tespiti, tazminatlar ve nafakalar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.