Logo

2. Hukuk Dairesi2023/990 E. 2023/3950 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/396 E., 2022/1246 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/36 E., 2022/14 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre kabul edilen ziynet alacağı bedeli ve temyize konu edilen toplam miktar 27.580,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı- karşı davacı erkek vekilinin kabul edilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı-karşı davacı erkek vekilinin reddedilen yön dışında ve davacı-karşı davalı kadın vekilinin tüm yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; aile hukukunun erkeğe yüklediği sorumlulukları yerine getirmekten kaçındığını, eş ve ailesine karşı sürekli tehdit ve hakaretlerde bulunduğunu, fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet uyguladığını, ailesinin evliliğe müdahale ettiğini, sürekli salak salak konuşma, aptal aptal konuşma, çocuk 10 yaşına gelince seni boşayacağım gibi sözler söylediğini, hor gördüğünü, tehdit ve hakaret ettiğini, ailesinin hakaret ettiğini, eş ve çocuğa sürekli psikolojik şiddet uyguladığını, ailesi ile görüştürmediğini ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk için 1.500,00 TL tedbir ve iştirak, kadın için 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk, 70 gr gerdanlık setten oluşan ziynet eşyasının aynen yahut ıslah dilekçesi ile bedeli olarak 27.580,00 TL nin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda asıl kusurlu tarafın davacı taraf olduğunu, ailenin yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini, evliliğin ilk yıllarından itibaren psikolojik şiddet uyguladığını, sürekli boşanma ile tehdit ettiğini, çocuğa babayı devamlı surette kötülediğini, ailesinin müdahalesine sessiz kaldığını, ailesinin evlerine gelmesini sorun ettiğini, tartışma çıkarttığını, ev işlerini, yemeği yapmadığını, hakaret etttiğini, ayrı uyuduğunu ve yatağını ayırdığını belirterek, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya bırakılmasına, ortak çocuk için 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadının ailesi ile görüşmesini engellemek için bir müddet telefonuna el koyduğu, ailesinin etkisiyle hareket ettiği, ailesi istemediği için eşinin ortak akrabalarının düğününe katılmasına müsaade etmediği, kadına karşı sert ve agresif bir tutum sergilediği, kadının biraz gecikmesi yahut telefona geç cevap vermesi halinde herkesin yanında kadına bağırıp çağırıp kızdığı, kolunu sıkıp sarsmak suretiyle kadına birkaç kez şiddet uyguladığı, kadını cinsel birlikteliğe zorladığı, elinden-kolundan tutarak zorla yatak odasına götürdüğü, benim altıma yatmaya mecbursun şeklinde söylemlerde bulunarak kadına cinsel şiddet uyguladığı, olayın oluş şekli ve mahrem alana ilişkin olması cihetiyle kadının başka türlü delil elde etme imkanı bulunmadığından sunulu ses kaydının hukuka aykırı delil olarak kabul edilemeyeceği, kadının ise erkeğin ailesine karşı soğuk davrandığı, onları benimsemediği, alınganlık göstererek huzursuzluk yaşanmasına neden olduğu, erkeğin babası ve amcasının hasta ziyareti için ...'e gittikleri, tarafların evinde konaklamak istedikleri ancak kadının onları evine kabul etmediği belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuğunun velâyetinin belirlendiği, çocuğun ihtiyaçları, tarafların ekonomik durumu, velâyet kendisine verilmeyen tarafın ödeme gücü ile hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak iştirak nafakasının belirlendiği , tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, tazminat şartlarının oluştuğu, değerlendirilerek nafaka ve maddî ve manevî tazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 350,00 TL tedbir ve 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir ve 500,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 12.000,00 TL maddî ve 12.000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet alacağı talebinin kabulü ile 1 adet 22 ayar 70 gr ağırlığında gerdanlık (27.580,00 TL) den ibaret ziynet eşyasının davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde parasal karşılığı olan 27.580,00 TL'nin (1.000 TL'nin dava tarihinden (01.02.2021), 26.580,00 TL nin ıslah tarihinden (17.11.2021) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte) davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı- karşı davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı- karşı davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, ziynet eşyası alacağı, maddî ve manevî tazminat, davalı karşı davalı lehine manevî tazminata hükmedilmemesi, yoksulluk nafakası yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kusura, maddî manevî tazminat ve miktarlarına, velâyete ve kişisel ilişki tesisine ilişkin ileri sürülen istinaf itirazlarının kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı- karşı davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı- karşı davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, ziynet eşyası alacağı, maddî ve manevî tazminat, erkek lehine manevî tazminata hükmedilmemesi, yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, tarafların davalarının kabulü ile nafaka ve tazminatlar yönünden kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları ile velayet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı,182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu, maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 191 inci, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 inci, 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Taraflarca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açılan boşanma davalarında, İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüyle tarafların boşanmalarına ve fer’ilere ilişkin hüküm kurulmuş, İlk Derece Mahkemesinin bu kararı taraflarca istinaf edilmiştir.

2.Yapılan incelemede, taraflarca karşılıklı boşanma davalarının kabulü de dahil olmak üzere istinaf kanun yoluna başvurulduğu halde, istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların kabul edilen boşanma davalarına yönelik her iki tarafın da istinaf talebinin incelenmediği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Kanun'un 355 inci maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ayrıca hükmün sonuç kısmında her bir talep hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalı ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak olan iş tüm istinaf istemleri yönünden inceleme yaparak bir karar vermekten ibarettir. Bu husus gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı-karşı davacı erkek vekilinin kabul edilen ziynet alacağı taleplerine ilişkin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.