"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2165 E., 2023/2169 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/168 E., 2023/672 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile yeniden hüküm tesisine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının, ailesinin maddî ve manevî yönden hiçbir ihtiyacı ve sorunu ile ilgilenmediğini, sürekli aşağıladığını, rencide ettiğini, sözlü, psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, evi terke zorladığını, ortak çocukları kaçırdığını, erkeğin iddialarını kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 1.00,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, davacının anne ve babasının sözünden çıkmadığını, müvekkili ile alay ettiğini, eş olarak ilgi ve şefkat görtermediğini, müvekkiline ve ortak çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, "Senin annen geberse de kurtulsak" şeklinde söylediğini, beyanla davanın reddine, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının, eşi ve çocuklarıyla ilgilenmediği, eşine para göndermediği, ortak çocukları kaçırdığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, davacının ise davalıya "Babamı ararım gelir, annen geberse de kurtulsak" şeklinde söylediği, taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının ağır, davacının az kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuklar ... ve ...'un velâyetlerinin davacı anneye verilmesine, davalı baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk ...'un velâyetinin davalı babaya verilmesine, davacı anne ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar ... ve ... için hükmedilmiş olan ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle her bir çocuk yönünden ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL'ye artırılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, çocuk ... lehine hükmedilmiş olan aylık 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına, davacı lehine hükmedilmiş olan aylık 350,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 1.000,00 TL'ye artırılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, davacı lehine 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, davalının maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, ortak çocuklar ... ve ... lehine hükmedilen iştirak nafakası ile kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı erkek vekili, boşanma kararını istinaf etmediklerini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, ortak çocuklar ... ve ...'e ilişkin velâyet düzenlemesi, çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat ve miktarları, yoksulluk nafakasının toptan hükmedilmemesi, davalının reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında gösterilen gerekçeler ile kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, ortak çocuklar ... ve ... lehine tedbir ve iştirak nafakasına, davacı lehine tedbir nafakasına, herhangi bir geliri ve malvarlığı bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan davacı lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddî desteğini yitiren ve bu olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan davacı lehine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, ihtiyaçları, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen nafakaların miktarında, evlilik süresi gözetildiğinde toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak davacı lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında az olduğu, boşanmaya sebep olan olaylarda davalının ağır kusurlu olduğu anlaşıldığından tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinde her hangi bir isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile davacı kadın vekilinin hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi ilamı hüküm kısmından onuncu ve onbirinci bentlerin çıkarılmasına ve yeniden hüküm tesisi ile davacının maddî ve manevî tazminat taleplerinin kısmen kabulüne, davacı lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, davalı erkek vekilinin tüm, davalı kadın vekilinin sair istinaf itirazlarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; tazminatların ve nafakaların miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, ortak çocuklar ... ve ...'e ilişkin velâyet düzenlemesi, çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat ile miktarları, yoksulluk nafakasının toptan hükmedilmemesi, davalının reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, ortak çocuklar ... ve ... yönünden velâyet düzenlemesinin uygun olup olmadığı, orta çocuklar ... ve ... lehine tedbir ve iştirak nafakası ile davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddî manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, yoksulluk nafakasına toptan hükmedilmesi gerekip gerekmediği ve erkeğin reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı,182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.