Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9958 E. 2024/7215 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tanık beyanları ile dosyadaki tüm belgeler birlikte değerlendirilerek, davalı-davacı kadının, tüp bebek tedavisine zarar vereceği bilinmesine rağmen sigara içmeye devam etmesi, hakaret içeren sözler sarf etmesi, aşırı kıskançlık yapması, eşini sosyal ortamlarda yalnız bırakması gibi davranışlarının, davacı-davalı erkeğin, bağımsız konut sağlamaması ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarından daha az kusurlu olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesince belirlenen kusur oranı, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının hakkaniyete uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1178 E., 2023/1447 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Polatlı Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/175 E., 2022/450 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve birleşen dava cevap dilekçelerinde özetle; kadının kavgacı ve kısıtlayıcı olduğunu, kadının ailesini benimsemediğini ve saygı göstermediğini, çocuk sahibi olmak için çaba sarf etmediğini, sigarayı bırakmadığını, erkeğe hakaret ettiğini, kıskançlık krizine girdiğini, ailesiyle görüşmesine engel olduğunu, sosyal ortamlara eşiyle birlikte gitmediğini iddia ederek asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın birleşen dava ve birleşen dava cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin ailesinin etkisinde kaldığını, kadına sürekli çocuk sahibi olma konusunda baskı yapıldığını, kadına hakaret ettiğini, sürekli alkol aldığını, arkadaşları ile pavyona gittiğini, başkasına dini nikah kıydığını iddia ederek asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının, eşine karşı aşırı derecede kıskançlığının olduğu, eşine karşı tavırlarının soğuk, sert ve asabi olduğu, erkeğe ''şerefsiz'' dediği, erkeğin ailesi ile kendi arasına mesafe koyduğu, tüp bebek tedavisine zarar vereceği doktorlar tarafından beyan edilmesine rağmen kadının sigara tüketmeye devam ettiği, erkek tarafından sigarayı bırakması söylendiğinde ''sigarayı bırakacağıma seni bırakırım'' dediği, düğün, bayram gibi özel günlerde eşinin yanında bulunmadığı; erkeğin kök ailesiyle tarafların aynı yerde oturduğu, davacı-davalı erkeğin annesinin tarafların evliliğine müdahalelerde bulunduğu ve erkeğin bu müdahalelere sessiz kaldığı bu haliyle kadının ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre asıl ve birleşen davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, erkek yararına 2.000,00 TL maddî ve 2.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine, ziynet alacağının tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle kusur değerlendirmesi, kadın lehine yoksulluk nafakası ve tazminatlara hükmedilmemesi, erkek lehine hükmedilen tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, bağımsız konut sağlamadığı, annesinin tarafların evliliğine müdahalelerine sessiz kaldığı ve sadakat ilkesini ihlal ettiği; kadının ise, eşine yönelik olarak hakaret ve aşağılama içeren ifadeler kullanarak sözel şiddet uyguladığı, aşırı kıskançlık yaptığı ve eşini sosyal ortamlarda yalnız bıraktığı, İlk Derece Mahkemesi'nin kusurlarının bu şekilde düzeltilmesi gerektiği, bu haliyle erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu, kadının mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, evliliğin süresi, tarafların yaşları, yeniden evlenme ihtimalleri ile boşanma hükmünden sonra çıkması muhtemel ihtilafların önüne geçilmesi hususları da gözetilerek, bir defaya mahsus olmak üzere kadın yararına uygun miktarda toptan yoksulluk nafakasına karar verilmesinin gerektiği gerekçesi ile; kadının kusur belirlemesine, reddedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerine ve erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, hükmün bu yönlerden kaldırılmasına, kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına 30.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, kadının diğer yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı; mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin reddedilen tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 nci, 4 üncü, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle tanık beyanları ile kadının tüp bebek tedavisine zarar vereceği doktorlar tarafından beyan edilmesine rağmen sigara tüketmeye devam ettiğinin, bu nedenle bu vakıanında kadına kusur olarak yüklenmesi gerektiğinin, tarafların kabul edilen ve gerçekleşen kusur durumuna göre yine de erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.