Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9983 E. 2024/7534 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında tarafların kusur oranları, boşanmaya bağlı mali yükümlülükler ve asıl davanın reddine karşılık birleşen davanın kabulüne ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2914 E., 2023/1797 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/309 E., 2022/235 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl boşanma davasının reddine, karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı- karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının erkeği küçümsediğini ve alay ettiğini, hakaretler ettiğini, hasta olan eşine haber vermeden müşterek konutu terk ettiğini, mal varlığını başkaları üzerine devrettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı kadın vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli hakaretler ettiğini, küçük düşürücü sözler söylediğini, kadını evden kovduğunu ve istemediğini söylediğini, başka kadınlarla ilişki yaşayarak sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, psikolojik şiddet uyguladığını, kadının ailesiyle görüşmesine engel olmaya çalıştığını, kadına yol parası vermediğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadın anlaşmalı boşanmayı kabul etmeyince eşinin evden kovduğu, daha sonra tarafların barışarak evliliğe devam ettikleri, önceki olayların affedildiği, en azından hoşgörü ile karşılandığı, bu tarihten önceki olayların kusurun tespitinde dikkate alınmayacağı, erkeğin bildirdiği tanıkların geçimsizliğe, dava dilekçesinde yazan vakıalara ve son ayrılık olayına dair görgüye dayalı bilgilerinin olmadığı, dinlenen diğer tanık beyanlarına göre erkeğin eşini evden kovduğu, kıyafetlerini ve ilaçlarını almasına bile izin vermediği, ertesi gün kadının tanıklarla eve ilaçlarını almaya gittiğinde eşinin ''yine sen mi geldin'' dediği, tanığa "..halanızı götürün istemiyorum, başkası ile evleneceğim..." dediği, kadının ilaçlarını ve eşyalarını alarak evden ayrıldığı, bu olaydan sonra tekrar bir araya gelmedikleri, taraflar ayrı yaşamaya başladıktan sonra erekğin tanık N. T.'un yanına giderek eşini evden kovduğunu ve dövdüğünü kabul ettiği, tekrar barışmak istediğini söylediği, " eğer barışmıyorsa anlaşmalı olarak boşanalım, bende yoluma bakayım, yeniden evleneceğim" dediği, boşanmaya sebep olan olaylarda kocanın ağır kusurlu olduğu, kadının ise herhangi bir kusurunun ispat edilemediği gerekçesi ile asıl boşanma davasının reddine, birleşen boşanma davasının kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 500,00 TL tedbir nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye arttırılmasına ve karar kesinleştikten sonra aynı miktarın yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın için 40.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata, yasal koşulları oluşmadığından erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, kabul edilen nafaka ve tazminatlar ile reddedilen manevî tazminat yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kabul edilen tazminat miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur derecesi, tarafların evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına ve günün ekonomik koşullarına göre, davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesi ile kadının tazminat miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, erkeğin tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, İlk Derece Mahkemesinin, maddî-manevî tazminata ilişkin hükümlerinin kaldırılmasına, kadın için yasal faizi ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek,kusur belirlemesi, asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, kabul edilen nafaka ve tazminatlar ile reddedilen manevî tazminat yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi'nin karar tarihindeki tarife uyarınca vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, karşı davanın kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafaka verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, tazminat ve nafaka miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, kadın lehine toptan nafaka veya irat şeklinde yoksulluk nafakasının yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, erkeğin davasının kabulü gerekip gerekmediği, vekâlet ücretinin güncellenmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.