Logo

2. Hukuk Dairesi2024/100 E. 2024/6576 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında kusurun belirlenmesi, boşanma koşullarının oluşup oluşmadığı ve maddî-manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı kadının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2147 E., 2023/2776 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Aybastı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/53 E., 2023/146 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kadının amacının maddîyat olduğunu ve evlendikten sonra bunu dile getirmekten çekinmediğini, davalının davacı erkeği hor görüp, aşağıladığını, küfürler ettiğini, başkalarının yanında davacı erkeğe sürekli hakaret ettiğini, evliliği davacı erkeği sömürü aracı olarak gördüğünü, parasının son kuruşuna kadar harcattığını ve psikolojik baskı uyguladığını iddia ederek davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, davalının önceki evliliğindeki eşinden miras olarak kalan bir taşınmazı ve maaşı bulunduğunu ve maddî bir yoksunluk içinde olmadığını, davacı tarafın son derece cimri olduğunu, evlilikleri boyunca davalı kadının şahsi hiçbir ihtiyacını karşılamadığını, davacının sinkaflı konuştuğunu, evlendikten sonra aralarında karı-koca ilişkisi kurulamadığını, davacı erkeğin davalıya ekonomik, fiziki ve psikolojik şiddet uyguladığını, davacıya hırsızlıkla iftira atıp onu itibarsızlaştırmaya çalıştığını, hiçbir sebep ve mazeret bildirmeden evi terk ettiğini belirterek davacının ağır kusurlu olduğunu ve davanın reddini talep etiklerini, ancak davanın kabulüne karar vermesi halinde dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini ve aylık 8.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafça usulüne uygun dayanılan davalı kadının davacı erkeğe sürekli hakaret etme vakıasının ispat edildiği, davalının dayandığı vakıaların ispat olunamadığı, davacı erkeğe sürekli hakaret eden davalı kadın evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan vakıalar itibariyle tam kusurlu olduğu, davacı erkeğe kusur izafesini mümkün kılan bir delilin dosya arasına yansıtılmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, davalı kadın lehine aylık 650,00 TL tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla geçici tedbir nafakasının boşanma hükmü kesinleşinceye kadar devamına, yasal koşulları oluşmadığı gerekçesi ile de davalı kadının maddî tazminat, manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; hakaretlerin tek taraflı değil karşılıklı olduğunu, erkeğin cinsel görevini yerine getirmediği iddialarının araştırılmadığını, eksik inceleme sonucunda karar verildiğini, davalı kadına fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddet uygulayan, evlilikleri boyunca cinsel ilişki kurmayan ve mazeretsiz olarak evi terk eden davacının ağır kusurlu olduğunu beyan ederek davanın kabulü ve maddî-manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin ise reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davalı kadının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesini tekrar ile tüm yönlerden kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kusur tespiti, boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, davacı kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası koşulları oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.